Şubatın Vaveylası Şiiri - Muharrem Özcan

Muharrem Özcan
34

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Şubatın Vaveylası

Bekareti anlamayan biz, dünyanın okşamasına alışacağız!

yeryüzünde ruhların sihri bu ölmek
nahoş bir egzersiz olmalı ayrıca
çam iğnelerinin gölde yüzmesi gibi değil
Katmandu'nun sikiş mabetleri kadar şatafatlı tek hengame

hüzün desenli paspaslar ördü annem
mürebbiye tavrıyla
ben ve en az beş yelkenli suya eğilmeli bu durumda
suyla açılmalı göz kapakları sabahın, güneşin
doğadan gelen sapık bir telefon sesiyle uyanmalı şubat

ben
cinsellik sonrasının öz tiksintisi üzerimde
ıskartaya çıkarılmış ölümsüzlüğün ikiz görüntüsüne rağmen
aşığınız olabilirim dedim gülerek
ama şehrin üstüne boşalayım ki
içimde taşıyıp durduğum müzelerden sızmıyor sesim
eros kadar kaosun çocuğu olmak vardı
evcilleşen bir vahşiden
öğrendiğimde tenimizin mundar olduğunu
yalnızlık halihazırda cennetti...

yalnızlık tüm tanrıların en yaşlısıydı ve hiç ölemedi...

tek olmanın üzerindeki bunaltı ve felcin mimari tarzı gotik olabilir
oysa biz cesetlerin gözlerinden gördüğümüz hayallerde çıplak
aristokrat hassasiyeti istimlak edişimizi takdir edip,
ütopya reçeteleri yazan babalarımız
sevgi pintileri...

annem inadına hüzün desenli paspaslar örmeye devam etti
salyangoz güzergahında kaybolan etin sesini duymam için
tenin haritasının çıkarılamayacağını anımsayıp
suretimde hükme bağlanmamış aşktan medet umarak
-ki aşk cinsel organım için tasarlanmış bir pazarlama birimiydi-
yaşam tarzı değil yaşamın peşinde yorulmuşken
en gür çiçekler helanın hür olanlarınsa dağlarda açacağını bilirken
kendi hayatım adına bir yalnızlık girişimi değil
bir düello, bir dalaş, bir şiddet ya da duygusal tiksinti eylemi,
bir şeytan çıkarma öneriyorum...

puahahah

Muharrem Özcan
Kayıt Tarihi : 12.1.2010 01:18:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Orhan Balkarlı
    Orhan Balkarlı

    Azerbaycan’da o petrol kuyularının yakınlarında otlayan ineklerin sütü de mazot kokuyormuş

    Çiçeği çiçek yapan tek şey gür açmış yaprakları mıdır? Diye sordum

    Zekâya ve şiire dair pek çok iz ve işaret var bu şiirde, ama yeraltına ineceğim diye üstü unutulmuş.

    Diye düşündüm şiiri okuyunca

    Selamlar

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Muharrem Özcan