Kuyu Yusuf'a mezar olacaktı.
Yusuf kuyuya ışık oldu.
Yusuf, Züleyha'ya nurdu.
Züleyha, Yusuf'a zindan oldu.
Nerede susulması gerektiğini öğrenemedim Leyla.
Kekeme savurganlığı benimkisi.
Çakıl taşları birikir bir anda dilimin heybesine.
Kelimeler nasıl çöker boğazıma bir bilsen.
Ama konuş susma diyor içimdeki vehim.
İstila edilmiş ruhların sancısıdır çektiğim.
"Insan, söylenmemiş cümlelerden ibaret dedi meczup.
Içinde sustuklarının yankısıyla yıkılan bir dağ vardı..."
Bağışlasın
Yorduğum tüm kelimeler.
Sükûtum bir çığlıkla son bulsun.
Sur üflensin,
mahşer yerine dönsün içim.
Öğreneceğiz;
Vefanın, cefaya üstün gelecegini.
Yapmanın, yıkmaktan kolay olduğunu.
Sevginin, nefreti galebe çalacağını.
Haklının ve doğrunun, güçlüyü yenebileceğini.
Hangi bahara ulaşmaktı arzunuz?
İçiniz nehir misali hangi denize meyletti?
Akıp giden zaman mı?
Yoksa siz miydiniz?
Kendinize yetişemezken daha
kime bu aceleniz?
"Dilimin ucuna yığılıp,kalbimden destur bekleyen cümlelerin sancısını çekiyorum.
Çetrefilli iş bir kelime uğruna gece uykularından olmak.
Siir olmak varken, şiir yazmak talihsizlik."
Beni anlamalarını beklemiyordum.
Herkes okyanusta bir damlaysa, ben bir damlaya sıkışmış okyanustum.
Taşsam içime taşar, coşsam kendimi boğardım.
Yere bakıp yürek yakmamış, umulmadık taş olup baş yarmamıştım.
Yine de dokuz köyden kovulmuslugum olmuştu.
Belki kaba göre şekil alsam, iki ipte oynasam, düşene vursam tutunurdum.
Kaybolmuş tüm ruhların çığlığı bedenimde.
Sıkışmış bir gölgeyim hiçliğin gergefinde.
Zaman ,mekan ve yokluk ötenin ötesinde.
Varlık benden uzakta vehmimin pençesinde.
Ah vicdan..!
Senden gayrısı yok mu?
Görmezden geleyim istiyorum.
Hiçbir temaşa gözüme perde olamıyor.
Ne bastırılamaz sessin sen.
Hiçbir hengâme çığlığını dindiremiyor.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!