Suat Bingöl Şiirleri - Şair Suat Bingöl

Suat Bingöl

Yıllar sonra çıkıp geldiğinde
akıp giden zamanı değersizleştirmemecesine
eğdi başını.
Yüzüme hiç bakmadan sarıldı.
Yan yana bir süre öylece sustuk, Hiç konuşmadık.
Ellerine baktım, yarası yarama eş bir iz taşıyordu

Devamını Oku
Suat Bingöl

Kalemime bir dokundum tuttu saçlarını yazdı.
Kapkara yazdı.
Gözlerimi kapatıp saçını kokladım tuttu gözlerini yazdı.
Rengârenk yazdı.
Baharı düşündüm, gözlerinin içine bir iki damla yaş yazdı.
Sırılsıklam oldum senden, üzerine kocaman bir güneş yazdı.

Devamını Oku
Suat Bingöl

Gel sayalım yoksulluğumuzu,
Ne çok şeye sahibiz aslında.
Bir tek zenginlikten yoksunuz,
O da bizi zengin kılar aslında.
Kimin gözü değerse onundur deniz.
Bak sevgilim;

Devamını Oku
Suat Bingöl

kemiklerini güneşe tutmuştur banktaki yaşlılar.
güvercinler ordan oraya koşmaktadır.
gazete kağıtlarıyla örtünüyor cesetler,
ve boş dükkanların pencereleri.

Devamını Oku
Suat Bingöl

Islah edilmemiş bir su kenarında
Islah edilmemiş otlar buldum
Kuşlar kondu göçtü
Kelebeğin biri demin ömür doldurdu
İki yusufcuk bir dalda duruyordu
Sustum biraz

Devamını Oku
Suat Bingöl

Şimdi ben sende öğreniyorum ya
Renk nedir koku nedir
Bir böğürtlen bahçesinin kenarı oluyor ağzım
Bir bakmışım Yasemin tarlasının tam ortası
Diyelim süt diyelim buğday en çok da toprak
Hani çiçekler vardır;

Devamını Oku
Suat Bingöl

Örülü duvara ağlayan anne,
kaç Yaran var senin, kaç Yaran.
Kaç kurşun, kaç şarapnel.
Belki Tırpan kesiği!
Dizime batan kaç taş sancır yüreğinde.
Karnında kaç doğumun lekesi var.

Devamını Oku
Suat Bingöl

Li bîra bîranîna xwe dinêrim
di roja dayîkbûna xwe de
Bi sed kesan dibînim her yek ez
Rûniştime li ser zinarekî cixare dikişînim
Yên bi ken yên bi xem yên şa yên bi şîn û kelogirî

Devamını Oku
Suat Bingöl

Te çima xwe şaş kiriye jaro
Sar û seqem e
Ew pelên te yê derengmayî
Bi kîjan germê ve hate xapandin
Kîjan tavê bi derewan ji te re sîng vekir
Te ji kîjan germistanê re dil vekiriye daro.

Devamını Oku
Suat Bingöl

Tanri, mucizeyi bıraktı Muhammed'in parmaklarında.
Ibrahim'in mancınığı balıklı bir göle düşmüyor artık.
Nuh'un dağından başladı yükselmeye fırtına.
Veysel'in annesini de öldürdüler...
Evet Tanrım, 124 bin peygamberin uslandırmadığı bir Ortadoğu,
En kırmızı bir Arabistan,

Devamını Oku