Seferberliğe hazırmış doldurulan hazan kilerimizde ilk baharlar açılınca… Biz yangın sevdamızı beklentisizliğin durulanışında açtık.
Ay kraterlerinde bir tutam tutku ırmağı akar yalancı cennetimizin Kevserlerine. Yalnızlığımızı paklayınca, tenimizi yağmurlar aklaştırır.
Bir buluttan nem kapmanın kapanında çıkmalasın,nadas sevdamda in cin inci ararken, sensizliğin ırmağı çağıldayıp duruyor.Oysa yüreğimin tarlasında binlerce sen mahsulü yetişir.
Bu huzuru çıkan çivit düşler resitalinde nemli bir bulut olarak düşlerime yağıver. Kumruluğunun kuruttuğu uzak kalışlarımı, yanımda nefes alışınla şehri zar eyle.Şehrazat ol gecelerime.Her gece bin bir güzelin toplamından bir tutku sun bana.Bense ,seni anlamayan gaddarı olam.Kadarlanmış,kederlenmiş bir kaderin kare köklerinde,kök hücre uygulaması yap.Beklentisiz geceler sun her gece, her gece bin heceye böldür kendini.
Gülmeyi ve ağlamayı gül kurusu aralarına sakla.Biraz ağla; ama bana gülmeyi öğret.
Düşleri yırtılmış yaşamın döşeğinde bir gün gelirsin, bir gün gözlerime ışıldarsın,bir gün “ gün “ olmayı yamala.
Üzerimize örttüğümüz sevda çarşafımız kirlendikçe,yıkanmak gerek hataların haşirinden. Çiçek çiçek büyülensin uzak kalışlar,bir tarih kadar ten ve tin olmak gerek.
..
Yeni bir çocuğum doğsa
Yeniden evlenmeyi denesem mesela..
Hiçbir şeyi ummamıştım bu kadar
Sana dönmeyi dilesem Mevla’ya..
Bir villa bahşetseler bana.
Son model spor bir araba.
..
cepte var iken parası
açsa beygir at harası
yüz kilo samanı çıksa
kırkı kabının darası
arası milasla didim
malum iş arıyor idim
..
Sevgi, ilgi odağı
Bilgi, güven ocağı
Sanki anne kucağı
Güzel çocuk yuvası...
Şefkat dolu yüreği
Bizde çoktur emeği
..
Her gün defalarca kapın çalınsa da,
Yayılan müzik nameleri etkilese de,
Gitar telleri yürek akordu ile titrese de
Gözlerinden damlalar yanaklarına süzülse de
Yalnızlığın çaresi olamıyor.
..
Lan çaycısı gelir:
'abi madem takım tutmuyorsun
sen de Beşiktaş'lısın! ' der
bu yetmez
Spor Editörü gelir:
'ohoo takım tutmadığını zannetme
..
yemek yemekten kaçma la
çünkü vurulmaz aç mala
sıva yap bir çuval alıp
oluğa kepek saç mala
saç malak yesin yalayıp
yazık mandalar aç malar
..
Her işin sağlıktır başı,
Sürmek istiyorsan sefa,
Spor yapmanın yok yaşı,
Hastalıklar doğru rafa,
Sağlam vücut sağlam kafa.
Zıplayalım hoplayalım,
..
1990 model revolverini alnımın hizasından indirip yüzüme baktı. Sadece dudakları titriyordu ve ruju hala tazeydi.Üzerinde kahverengi deri bir ceket ve ona evlatlık eden beyaz spor bir atlet vardı ve bunlara buz mavisi bir jean babalık ediyordu...
Yavaşça yanına yaklaşıp tabancasını elinden aldım.Turkuaz renkli ojesi işaret parmağından tetiğin korumalığına bulaşmıştı.Ağlamaya başladı titreyen dudaklarıyla.Olduğu yere çöktükten sonra yanaklarında göletler oluşmaya başladı ve ben göz yaşı tanrıçası ile tanıştım o an...
İkimizde sustuk birkaç asır...Sonra;
-Neden,
-Neden vurmadın?
..
Düşen adam sakınır
Kaçan adam bakınır
Zengin çokça ağlanır
Cildi yanan yağlanır
Güzel kadın takınır
Evde kalan yakınır
Oturanlar yaslanır
..
zayifla beyhude sonra pişmanlık
geri dur tadına bakma muskatın
içinde besler hep gizli düşmanlık
şişman ise adın beğenmez kadın
yüzü gösterirse kantarın ibre
spor yap bahçeye atarak gübre
..
Üzerinde yaşadığımız Dünya; dünyanın sahip olduğu her şey; insanlığın ortak değeri ve kültürüdür. İnsanlığın tarihinde yarattığı her şey, bulduğu her buluş, yaşadığı her olay, savaş, doğal afet de insanlığın ortak kültürüdür. İnsanlığın gelişmesine, yücelmesine yönelik olanlarına pozitif kültür, insanlığın acı çekmesine yönelik olanlarına negatif da negatif kültür denilebilir. Matematiksel olarak pozitif kültürden negatif kültür çıkartırsanız geriye insanın ulaştığı medeniyet seviyesi kalır.
Dini inanışlar, siyasi ideolojiler, ekonomik hareketler, diller, milletler, ırklar, insan renkleri, sanatsal faaliyetler, moda, spor, savaşlar, müzik, buluşlar, göçler, doğal afetler, hukuk, sosyal yaşam biçimleri, kıtalar, insan cinsiyetleri, aile, ahlak ölçüleri, kentler, teknolojik yatırımlar, bilimsel gelişmeler, eğitim, üretim, tüketim, sınıfsal mücadeleler, anarşi, terör, felsefe, mantık, turizm hareketleri, doğa ve şu an buraya yazmadığımız insanla ilgili her şey insanlığın ortak kültürüdür.
Tüm bu kültürleri sistematik bir şekilde sınıflandırmak, temel esaslarını, tanımlarını yapmak, etki ve ilgi alanlarını belirlemek, gelişim süreçlerini belgelemek, arşivlemek ve gelecek nesillere bırakmak, insanlığın ve insanlığın birlikte yaşamak için oluşturduğu kurumların temel görevi olmalıdır.
Dünyanın bilinen tüm tarih çeşitleri kendi ilgi ve etki alanlarında bam teli gibi gerilmiştir. Miad ve milad vermek zordur ama, kırılma noktası yakındır. Yani esnekliğini kaybetmiştir insanlık. Kim, neyi, niçin, neden, ne kadar yaptığını bilmemektedir. Bu aklın iflası demektir.
..
Atatürk’ün gençliğe armağanı, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramını kutlar, bugünün genci, yarının geleceği gençlerimizin, Türk Milletini muasır medeniyetlerin üstüne çıkarmalarını dilerim....
Asya dan uzanan o kutlu yolda,
Bilge Kağan seslendi ilk Orhun’da,
“Doğru sözü söyle “ dedi.Her yanda.
Türk gençliği! Hedefin hep ileri!
..
Getirip amfiteatraç
Şeklinde hazırlanmış
Tribünlere bırakıyordu.
Yunan ve Romada
Açık hava tiyatrosu.
Basamak basamak yükselen
Yer biçimi.
..
Tirmanya veliaht prensi, on yıl önce babasının ölümü üzerine başa geçmiş, ülkesini tıngır mıngır, paşa paşa yönetmekteydi. Tirmanya büyük ve verimli topraklara sahip, ekonomik potansiyeli olan, zengin yeraltı yerüstü kaynakları, üç tarafıda denizler ile çevrili, genç nüfusu bol, herkesin burada yaşayıp, burada ölmek isteyeceği nadir ülkelerden birisi idi...
İnsanları sıcak kanlı, dost canlısı ve çok sabırlıydı. Yeni kral babası ölüp de başa geçtiği zaman, bir müddet de fena yönetmedi ülkeyi, ancak daha sonra tüm dünya ekonomik kriz moduna girince, hali ile Tirmanya'da bundan ister istemez etkilendi. Yalnız çiçeği burnunda kral kendince ekonomiyi iyi biliyordu; İngitere'nin kalburüstü üniversitelerinin birinde ekonomi tahsil etmişti.''Bu krizler bize vız gelir tırıs gider teğet geçer teğet''diyordu sevgili halkının gözünün içine baka baka...
Kriz ülkede birçok kişiyi işsiz bırakmış, parasızlık birçoğuna kafayı yedirtmişti . Fabrikaların çoğu kapanmış, bir kısmı da işçi çıkartmış ya da kapasiteyi azaltmış öyle ayakta duruyordu.''Birşeyler yapmalıyım ülkem için halkım için'' diye düşünmeye başladı kral. Birden kafasında şimşekler çaktı, beyni iki kat daha hızlı çalışmaya başladı, halkının mutluluğu için herşeyi yapmalıydı. Tasarruf tedbirleri alacak, ülkesini darboğazdan tabiri caizse ''tereyağından kıl çeker gibi'' çekip çıkaracaktı. Başarılı olursam tarihe bile geçerim diye kalbinden geçiriyordu ara ara...
Sabah makamına geçti, büyük bir şevk ve heyecanla içi pır pır ediyordu. Kırmızı yeşil karışımı telefondan hemen ekonomiden sorumlu bakanını aradı. Yumuşak ve gayet babacan bir ses tonu ile''Filankes fişmekan, müsteşarınıda al yanıma gel hemen, sana diyeceklerim var'' dedi...Bakan müsteşarı ile birlikte bir müddet sonra kralın sarayına dühul etti. Karşlıklı koltuklara oturup hal hatır sorma faslı bitince, kral bodozlama konuya girdi...
..
şu günlerde başımda dolaşır bir tansiyon
o zanneder vücudum onun için pansiyon
ne ister bilmem benden,versem ona porsiyon
dedim amma dinler mi,tansiyonum sevgilim! ! ! !
bizde misafirine ikram etmek esastır
vesveseci nefsini yüz vermeden sen bastır
..
Anonim şirket.
Anonim ortaklık.
Sesli duyuru.
Anonsoğ etmek;
Bir durumu,
Bir haberi
Halka bildirmek.
..
cig tavuk var buyur hakki seversen
butunu zirvadir tamami sacma
cigne yut hep ayni sakiz geversen
dur ulan nereye gel hele kacma
katiyen kizmam ben hatta eversen
..
Bilinilim, sananılat,
Spor gibi
Çeşitli alanılanlarla ve
Mesleklerle ilinilingili
Kavranılamları anlatmak üzere
Kullanılanan sözcüklere ya da
Sözcük öbeklerine
..
Şimdi biz ayrıldık öyle mi? Buna kim karar verdi? Ben ayrıldım mı bakalım senden?
Öyle ha deyince olmuyo haha desende olmuyo.
Beni kimler istedi sen biliyomusun? Aslında bende bilmiyorum. Tamam beni kimse istemediydi ama ya isteseydi? Sen beni çok ararsın çok. Hele ben kapsama alanı dışına çıkam biraz, meraktan kudur hele.
Öle yok öle öküz öldü ortaklık bitti felan. Sen daha ölmedin ki.
Değil öküz gergedan ölse ben dimedimmi bitmez bu mesele.
Ben frenchli tırnaklarımla kurdum bu yuvayı be. Saçımı süpürge etmedim mi röflelerden senin için.
İki paralandın burnun kalktı diycem eme o kadar dedimdi gidelim bi estetikçiye şu burnunu biraz kaldırdak diye. Bunca sene üst dudağını göremedim daha.
..