SPOR ŞİİRLERİ

SPOR ŞİİRLERİ

Aska_dair1467

yine hep birlikte elele
taşıyoruz emanetini gönlümüzce
her yerde başarıya koşuyor
türk milleti senin emanetlerinle

rahat uyu atam sen
senin yolunda yürürüz her dem
..

Devamını Oku
Gürcan Kırım

19 Mayıs 1919-2010


19 Mayıs 1919 Pazartesi sabahı Samsun’a çıktım…
İşte devrim tarihimiz Atatürk’ ün bu cümlesiyle başlar.
16 Mayıs 1919 akşamı kırık bandırma teknesiyle yola çıkarken, bindiği vapurun batması tehlikesi kendisine söylendiği zaman;

..

Devamını Oku
Yüksel Nimet Apel

Hekim de söylüyor nitekim süt için
Bol bol yoğurt meyve yiyin diyor
Biz zaten ayva yemiyormuyuz milletçe
İşte burda söylüyorum açık açık mertce
Bağlarımız bahçelerimiz kurudu
Ormanlarımız yandı kül oldu
Küsüp avrupaya gitti köylü kardaşlar
..

Devamını Oku
Arzu Aytaç

Çeyrek asırlık olmuşum,
Hala çikolata,sakız gönder diyorum.

Param bitiyor telefonun 'tamam,hemen' kısmında sen,
Adam beni terkediyor telefonun 'geçer' kısmında sen.
Pijamamı,spor ayakkabılarımı,
İç çamaşırımın 90 derece halini düşünen sen...
..

Devamını Oku
Ömer Hüsamettin Yüzaklı

Hayatta muvaffak olmak istersen.
En iyi meslektir şimdi yağcılık.
Ne sanat,ne spor,nede dağcılık.
Yağcılık,yağcılık ille yağcılık.

Matematik,fizik ve dil bilgisi.
Katiyen bunlar ile yoktur ilgisi.
..

Devamını Oku
Vahit Aydemir

İyi bakıp kollayalım,
Bu beden bize emanet.
Spor yap, dengeli beslen,
Değmezmi sağlığa zahmet.

Bakmazsan eğer kendine,
Gelir her türlü melanet.
..

Devamını Oku
Abdullah Bedeloğlu

19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı

Geliyor, geliyordu.
Anafartalar kahramanı Mustafa Kemal geliyordu.
“Çanakkale Geçilmez Destanı” nın kahramanı geliyordu.
Bandırma adlı vapurla İstanbul’dan yola çıktı.
19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak bastı.
..

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Amedsportif sifir…..Karsiyaka bir. Play of play of play of play of of of of offfffffffff….
Hatirladigim kadariyla okulun kuyu tarafina bakan avlusu yetmedigi icin rahmetli Adanali`nin harmani en cok top oynanan yer idi. Kim kimin takiminda oldugunu bile bilmeden hemen herkesin biranda bal kovanina üsüsen arilar gibi cullanip rastgeleye ve kiran kirana camur cignarcasina spor dersini futbolla gecirmenin yanisira, ikidebir dikenli tarlalara kacan topun patlayan ic lastigine tas baglayarak cigerleri kökünden sökücü sisirme fasilli köylerarasi mac oynama cenkleri de burada yapilirdi genelde…
Onun disinda yine böyle bahar kis arasi cemre günlerinde birgün yine Adil…
Köyde cereyan yok piriz yok sarj yok dinamo yok ampul yok elektrik yokken, babasi her gelisinde tüm gurbetin yüklendigi hasret heybelerini akla gelebilecek hicbir eksige ihtimal vermeden getirenler gibi Mustafa emmi tutmus televizyon getirmisti. Günlerce dizinde topugunda kimbilir ne rica inceliklerine cocuklugun dokundukca azip artan zihniyapismis merak duygusunu köreltip doyurmak icin ne diller dökerek her firsatta pesini güden gölgeler gibi gezmistik Adilin ki, ne cins birseymis dünyayi icinde gösterip oynatan televizyon dedikleri sey bilelim ögrenelim diye. O` bizim bu ucsuz bucaksiz acligimizi daha kamcilayip kudurtmak `sesi de var, rengi de var, avratlar hemen dip yamacinda sennen beraber gibiler heriflere isderseng elleyip cimcikliyebiliyong amma sanga hic seslenmiyollar..` dierek vaziyete vaziet katiyordu.. böyle böyle günlerce sefil sersem gündelikcisi olduk Adil`in. Etme dedik. Yapma sen iyisin iyicesin nazlimsin uslusun biz neyiz ki filan…ne dediysek ne ettiysek ne süründüysek kar etmedi bir gün hic beklemedigimiz sicim sagnagi ve gök gürültülü bir günde` gelin` dedi aldi bizi sürükledigi odanin önündeki örtmelige toplanip bir hayli kalabalikla ip gibi topuguna dizildik. `iceri dolusmak yok dedi, burdan gafayi uzadip bahacahsigniz.` Zireyi acti. Minder hasir sedir yüklük dolap kurmali saat islengili kabama ve yastiklar süslemeli odanin en dip ucunda üstü özenle örtülmüs örtüyü acti, alet göründü. Sasirsak mi, ürksek mi, ürpersek mi….bir türlü ne oldugumuzu bilip anlamayan kocaman bir hayrete düsme derinligi icindeyken biz, `aha bahing, bahing gorüyonguz mu bahing bahing, isde size didigim telvizyon bu..` dedigi yere boynumuz koparcasina ve birbirimizin dizine pacasina tepeleyip basarak görmeye calistigimiz kahverengi kasanin önü cam, kenari dügme dolusu ivir zivir..`hani avratlar herifler nirde ` dedikce biz, `aha lan gormüyonguz mu oynoyor isde icinde`deyip bizim boz bulanik yagmur karisimi kapkara kapi isigindan televizyon camina düsen gölgelerimizi gösteriyordu….
Telvizyon, cereyani fisi pirizi elektirigi trafosu diregi motoru olan Kayseri`ye bile yillar sonra bir iki saatlik paket oynatmayla gelmisti…her yayindaysa macin son dakikalarinda nasil olsa mac bitti hesabi duvara tirmanip sivri kancalari asmaya gerek kalmadan stad bekcilerinin tüm kapilari ardina kadar actiklari Orduspor Kayserispor karsilasmasi mekik sarip makaraya takiliyordu. Kalede Rizgullah diye baslayip ileri ücte Kel Osman ve Deli Mustafa`nin ortak oynadigi bütün maclar tiklim tiklim igne atsan yere düsmeyecek karsilasmalara bilet keserken cekirdekciler, caman ekmekciler, simircilet, gazozcular zabita kacginligini saymazsak kisa günün kesesine bin bereket versin diyordu…ben de o gün herkese acilan kapidan zar zor ezile büzüle ve ilk defa kit kanaat de olsa mahseri kalabaligin omuz ucundan trübün ve stad ici gördügümde, Kel Osman dediler ortayi yapana, Deli Mustafa`da golü atanmis gürültü koptu sarsildi yikildi ugultulu insan kalabaligi mac bitti Kayseri Sampiyon olmustu…..
Sonra….?
Sonra kendi icinde sizlayip sanidikca yabana yitige derinlesip gitmelerin kiyasiya kasip kavurdugu perem percemlerde rüzgarin nefesini kesip topragi dagindan bagindan söken sürükleyen sehirlesme mahline, ordan televizyon kutusu kusatmali yüksek binalasmalara, ordan izine henüz ayak basilmamis nerde nasil eylenip duracagi bilinmedik zamansizliga, öteye, daha daha öteye hic bitmeyen göclerle birlikte…
..

Devamını Oku
Barbaros İrdelmen

İnsan sade şeyler yemeli,
Acı ekşi tuzlu tatlı bozuyor dengeleri,
Önce kızıyorsun, başka lezzet mi var
Ne yiyeceğim ben şimdi…

Sonra vazgeçiyorsun,
Reklamları takip ediyorsun
..

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Sözünü bahsini bahanesini kurup kotardigi ayarli kurulumlu gecim icabi kaynaklardan sebeplenip istiflenen egitim bilim sanat müzik edep yahut edebiyat, hakki hukuku yolu sagligi dirligi bellegi kültürü ulasimi paylasimi sevgisi saygisi akli vicdani ilgisi bilinci özgürlügü ve özgün iradeliligi tam tesekküllü toplumsal hayatin saglayici teminatina emek zahmet gayretler gütmek degilse amac sorumuluk ve niyeti, tüm bu yasamsal degerleri bozup hirsizin haraminin isgalcinin yobazin yagmacinin zorbanin despotun yolsuzun ilkesizin tecavüzcünün ipsizin zalimin sömürücünün basina buyruk keyfiyeti geregini yerine getirme dalkavuklugunca, cürütüp yikip bozguna ugratma gibi yetkisi de yoktur.
Eger böyle YIKIM DEVRELERi araligina morali umudu niyeti akli vicdani ilgisi sagligi gayreti ahlaki inanci özgürlügü özgüvencesi bellegi bilinci kültürü aidiyeti bozuldukca hantallasan, amansiz cürümüslügün yönetip yönlendirdigi yilginlik ve vazgecmisligin sürekli cöküsleri yapilandiran teslimiyet teminatinda kan revan durumundaysa insan, cevirecek baska filmi olmayan sinemaya, söyleyip yazacak baska sözü kalmayan edebiyata, cizip boyayacak baska mevzu ve manzarasi olmayan resim heykel mimar galariye, hastalik dert sorun bela esaret ölüm zulüm üretip tüketmekten baska ahlaki egitimi ilgisi bilgisi emegi gayreti omaya büyük binali duvarlarin eritip cökertip cürütüp yuttugu marka ve market afisine dönüstürmüstür kendisini son sözünü söylemislige tahvilleyip takas eden insan…
Tek karelik, tek tavirlik, tek durusluk, tek düzeylik, tek sukltalik, tek hükümlü, tek tekel, tek vaziyet, tek yön, tek secenek, tek buyruk, tek celse, tek sekil, tek irade, tek ses, tek cürüm, tek yetki, tek kesit,….tahvili takasi teslimiyeti toplumsal imha maliyetine kirpik sinik suskun pörsük ezik bozuk ve her hakkindan muhaf….
Özgürlüge sagliga huzura akla vicdana düsünceye paylasima onura sevgiye saygiya deger toplumu, egitmek ögretmek bilgilendirmek yükümlülügünde kendini sorumlu saymayan umarsiz kayitsiz sanatin edebiyatin müzigin medyanin siyasetin ilimin ve bilimin, devlet yöneticisini holding sahibi, devleti holdinler toplulugu, toplumu milleti de soyulup sömürülüp esaretine kusatildigi kulluk kölelige dair kosulsuz tüketim bagimlisi ittatini sorunsuz zahmetsiz uymus uyusmus mükemmelligin donanmis MÜSTERi gibi alan satanlar tezgahinda her türlü insan bozulmuslugunun bütün cökertip cürüten kin ayrisma tembellik cöküs yikim afyon üretimsizlik bencillik kayitsizlik acimasizlik kacak igrenti tiksinti yilginlik bezginlik takinti sorun bunalim gerilim siddet nefret kusku siginti saplanti kavga kargasa atölyeleyip salgilama hakkini kendinde gören ayar -düzenegi verilmis sanat ilim bilim saglik spor egitim güvenlik siyaset market edebiyat müzik yol resim yöntem yordam din dinayet sebekeciligiyle, son sözünü katologlasmis ön kapak ünlü ünvanlilar listesine tahvil ve teslim etmis mükemmel donanimli tek karelik, tekcil, tek vucut, tek hükümlü hükümranliliga mecbur ve muhaftir, gazap gayretinde yitikler güdümünde özgürlügü sevgiyi saygiyi elden aldirarak rezillige kepazelige soytariliga sinmislige siddete gerilime cirkeflige meram ve egilim sara sara büyüdükce büyüyen beton celik tutsagi bahsi geckin insan.
Ancak toplumsuzlastikca kacak carpik toplu vaziyet yagma yikim sorun sarmalinda anlasip söylesebilen ve bütün anlasmalarini hicbirseyde ANLASAMAMAK üzere yoluna yordamina koyandayanmis dösenmisligin, düzen carkini ceviren bütün soygun vurgun sömürü talan ve yikim zincirinde tamamlayici halkalardan biri olarak sanat yol yöntem ilim bilim teknoloji egitim galeri salon sergi müzik sinema edebiyat siyaset veya medya marketlesmeler toplulugu, en güncel haliyle DENIZ FENERNDEN göz ve gönül karartici muazzam gammazligin ayan beyan gaspindan icinde saymakla bitmez kepazeligi mikroplasan Kadin-erkek ayartma cifligine ekran ayarlayip anten uydulamakta….
Tek karelik ve gözünde gönlünde kendini adandigi hayranligin kulu ve kurbanliligina öldürüp bitirircesine hayatin bütün calinacak müziklerini veya söylenecek yazilacak sözlerini veya yasanacak yasatacak hikayelerini daima en öne cikarilarak kurulmus insanlik zindanlasmasinin kilitli kapagindaki ünlü ünvanlilara rehin verirse insan, elde avucta tazeledikce tazeleyen ilkeselligin darmadagin oldugu devamsizligin sürekli yasami birbirinden kapip kacarak daraltan kemirip sömürmelerin derdi belasiyla gün egirir ve gündem yogurur sorgusuz sorumsuz ve sahipsize kalan hayat.
Son sözünü en sonuncu tapindigi film karesine veya türübündeki kaleyciyle tekkare karsi karsiya kalan avantaci golcüye veya pöfürtülü fosurtulu yazar cizer edebiyatciya veya mozaigi meshur mermerci betoncu imarmimara veya aldatildikca aldatmaktan sarayli saltanatliklari helai hos görülen siyasetciye vaad ve vakfettikce yasadigi hayati keklliklesip bülbüllesen kafeslerden hic de farkli görmeyen cingilli cingirdakli tek kare dförtduvar toplum dekorlasmasidir.
..

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Hicbir hakki hukuku yetkisi iliskisi iradesi olmadigi halde yetkisinin iradesinin hic olmadigi yurtlara ve topraklara korkunun kabusun karanligin kiyimin dehsetin vahsetin kokusmuslugun cürümenin nefretin sefaletin lincin lanetin ölümün zulümün yagmanin isgalin tecavüzün caresizigin zulümün en akilalmaz ve vicdan Kabul etmez boyutlarda esir aldigi insan kalabaliklarini yogun bakimli yerinden yurdundan edip salacasini kendi omzunda tasiyan cesetler halinde teslimiyete söküp sürgün etmek, gecmisin Engizisyon Kalipli, Hitler Soykirim mekanikli ve bugünkü her ikisinin karma-karisimindan zehri zikkimi damitilarak daha ezici etkinlige mahluklasan; ve canavarliligin kiskirtilip azdirilmis BOP bünyesinde kendine vucut bulan Serbest Piyasa Yeni Dünya Düzenegi`ne bagli insan hayatini cetvelle cebirleyerek belirlemeyi kendine zevk edinmis, düzkafa mantikli küresel isgal vampirliliginin muntazam esridir.
Bu denli insan dogasina aykiri yasam düzenegini dinc diri ve canli tutan bütün vazgecilmez kaynaklarini kökten kurutarak; siddetli, gerilimli, bunalimli, sorunlu, kuskulu, kirli, güvensiz, sevgisiz, paylasimsiz, acimasiz, kindar, dislayici, kücümseyici, asagilayici haktan hukuktan yoksun herbir degeri degersizlige modellenmis soyutluluga kisiligi ve karakteri olabilecek sayisiz olumsuzluklarla mumyalanmis kendi varliginin yabancisi yüzeyselinden kendine buzullasmis insan iliskisizligi soguklugundan sosyete saydamligindan bakan gösteris bagimliligi, istemleridisinda insanligini tedavülden kaldirip serbest rekabetci pazar piyasasinin ölüsünden bile kazanc elde etme carmih carkinin bir yerinde düzen hortlagini canlandiran, ama varolan katmanlasmis kabukta kalmaktan baska caresi olmadiginin yenilmis kazziklanmis tükenmisliginin kiskacindan kurtulacak degerlere dönemeyecek kadar kendinden coktan arayi acip uzaklasmis olan sapaklarin ve sapkinliklarin gözdesi olur. Bu yüzden modayi ruhunu bedeniyle birlikte teslim ederek beslemek zorunda olan herkesin hayati, acimasiz yaris ve cekismelerin kisiye kalipli allanmis pullanmis en cok etiket fiyati kadar deger bicen, baldir bacak figurlari ille verilmis ölcü kaliplarinda olmasi gereken soguk ve zamandan -mekandan ilgisiz alakasiz bölük pörcük duruslu vitrin esyasi gözüyle baktigi sebebiyle saklisiz gizlisiz meydan malidir. Tam da bu böyle oldugu icin, yani saklisi izlisi olmayan ve kendini herkesin yüzeysel bakip ve oradan delikdesik karistirip kurcalayan meydan mali yaklasimli yikimindan hemencecik tüketip zevki gectikten sonra derhal hayatin kullanim disi cöplügüne atma huy ve tabiatliligi, yasamin dogasini tamamen zevkisefasina göre sulayip topraklamaya kalkisan cehennem zebaniligini kamcilayip kiskirtir.
Kendince saklisi gizlisi olmayan atlarin arilarin dahi özgünlügü nispetinde yakinlik duymayacagi yasamlarda asla güven besleyip beklenen hizmet verimliligini göstermeyecegi (sadakati inceligi ilgisi sevgisi paylasimi samimiyeti emegi dogalligi olmayan sahtekarligi sirtindan atip bal kovanlamayacagi) gibi, onuru özgürlügü kültürü kökü soyu hukuku hakki toplumsalligi asosyalleserek insanlik disina cikarici `kimse yapmadan ben yapayim `kapismalarinnin yaris kölesi mükemmelciligini kendine kaliplayip ayar etmis yasam bicimi, evrilip cevrildigi piyasasi son derece serbest tutsaklikta mutlak surette icinde yalnizlasip yabancilastigi her saniye üstün derecelere varma yahut vardigi yerleri mümkün mertebe kimseye kaptirmama kabus korkulari icinde cirpinip kivranmalar kiyametini, sapkinlikla, siddetle,bunalimla, saldirganlikla ve sayisiz kisilik bozulmalariyla sonuclandirir. Bu cöllestiren girdaba bagli tüm bir toplum da ayni akibetin öldürücü ve kahredici kiskacinda bogulur.
Saklisi gizlisi olmayan kisilik bozukluguyla donanmis bir toplum, sosyal doku baglari lackalasmis cürümelerin hep herkesin birbiini asagilayip kücümsedigi ve günboyu hickimsenin kimseye sayginlik siniri koyamayacagi degerler yitiminde en basta özgürlügünü, özgünlügünü, özgüvenirliligini yitirerek; düsünceden kültüre hayatin her alaninda üretimsizlige hapsolur. Üretimsizlige hapsolan islevsizlikse kazanilmis yahut cagin genisleyip büyüdügü oraninda kazanilip büyütülmesi gereken akil, vicdan, bilgi, bilinc, bellek, hukuk, paylasim,,egitim, inanc, güven, saglik, spor, ulasim, fikir, sevgi, iletisim gibi tüm hayati gereklilikleri temin edip teminat altina alamaz. Teminat altina alamadigi hayati gereklerden yoksun saklisi gizlisi meydanda mahsur kisilik bozuklugu toplumu bütün gereksinimlerini hayal kirikliklariyla, siddetle, sehvetle, dehsetle, dedikoduyla veya derdi nederman bulunmas hastalikli hallerle yikilip yiginlasir. Bu nedenledir ki `biri bizi gözetliyor `durumlarina kuklalastirdigi insani kaybolan hakki hukukunun bin misli daha cok ilgi yakiliniyla dürtü uyandirma canavar caniligi, düzen ahmagi hesabina terbiyeledigi denegin kafeslenmis hayatina acidan, kaygidan, kederden. sefilden, sürgünden, savastan, nefretten,kinden, küskünlükten soygundan, vurgundan, ölümden, talandan ne yüklenilirse yüklenilsin niye ve nicin yaristigini bile bilmeden kendi agirligini dahi tasiyamayacak cesetlere cenazelik oluncaya kadar itirazsiz tepkisiz tasiyip hizmet etmeyi kendine onur saydigi agulasmaya zehirlenip gitmistir.
Onun icindir ki kendi salacasini sirtinda yük diye tasimaktan cani cikmis hayatini zehir zemberek siddetle neretle modalik mankenlik diyetinden ölüp üzülen küresel piyasanin serbest rekabet esiri insanligin bugünü, en cok ölüsü üzerinden kazanan Silah, Egitim, Müzik, Ulasim, Hizmet, Insaat, Sanayi,Uyusturucu, Spor, Turizm, Banka, Borsa, Mafya, Mutfak, Gida, Eglence, Iletisim….sektörleri arasinda en bastaki siralamaya kurulup avantasini kapmaya kilitlenip konuslanmis SAGLIK SEKTÖRÜ, varolan sömürü ve yagma düzeneginin gözdesi durumundadir.
Bütün günü birbirinin en son söz veya davranisindan kendini toparlayarak PiS DEDiKODU sarmalina yuvarlanip cukurlasmakla gecen kokusmus cürümüslükte, hayatra olmayanlar vaadedilir, gelisimislikten cogalmisliktan ve eskiyi yikip YENI diye baslayan herseyin ablukaya alinip kiyassiz bir BOZULMUSLUK kusatmasinin altinda cöküp kalan kavgali gürültülü muglaklik enkazini hicbirsey basarisi olarak cokca sözedilir. Yalan dolanlarin kaps kapis giden cokcaliginda herkes birdigerinin modellenmis DEDiKODU saklisiz gizlisizligini kendine onur payi bicer, huy ve hüner sahibi olur. Böylece düstügü kokusmus cürümüslpk cukuruna birbirini cekip cagiran toplum, tüm ana ve kilcal damarlarinda yasadigi hayati idare ve sevk eden YARGi, YASAMA, YÜRÜTME devletciligini kendi elleriyle darmaduman ederek birbirini tesvik edip özendiren DÜZEN MODA MODELI olmalardan yedigi yanilmis aldanmis zehir zikkimlariyla ve hep karsilikli birbirinin en son söz veya davranisini kendine kistas alan (yani hata yapmada dahi birbirinden hicbir özgün farki olmayan tektip ve tekseslilik servet saltanat avcisi yagma yikim enkazcilariyla) siyasetle, sanatla bankayla, borsayla, iletisimle, ilimle, basinabuyruklukla, ecirle, haramla, hukuksuzlukla, hileyle, hurdayla, baskiyla, sömürüyle, salginla, illetle, gerilimle, bunalimla yönetilip idare olmaya mutlak surette mahkum olur.
Hickimseye sevgi saygi hukuk anlayis hosgörü sevkat sadakat ilgi samimiyet ciddiyet olgunluk bilglik dostluk dayanisma paylasim cömertlik, mertlik fedakarlik akil fikir umut tutarlilik sorumluluk duygsallik duyarlilik verip göstermedigi halde herkesten cok ve hersey bekleyip ortaya cikan kendi kaderine terkedilmis sorunlar sarmali devasa heran her dokunusa yahut kiskirtmaya gerilimli patlamaya hazir enkaz yiginakli toplumsal iliskisizligi en gelismis düzeyli huzur donanimliligi sayan yalanli talanli haydut haramiligin kuskusuz ne inanani olacaktir, ne de güveneni. Cünkü herkesin ortak kazanimi olan ülkesel captaki gelir dagilimini özellikle toplum algisi üretmede olabilecek bütün kahpe-kaypakligin karakteriyle bulandirilmis bogulmus her ne pahasina olursa olsun karsiliginda eristigi güc ve iktidarlasmalarla nufusun en az olaninin en cok pay ve hisse sahibi servet saltanatlandigini Türkiye kosullarinda bogazici yaliseffasi manzaralara villalanip saraylayanlarla, nufusun en cok olanin ölüm zulüm sefalet bulantilarinda ecelleserek yokluk yoksulluk diyetine her türlü haksiz hukuksuzlugu dogduguyla öldügü arasindaki göz acip kapayincaya niteliginde hizli gecislerle hayatindan kesintisiz terkolanlarin sahip olaageldigi ve gününden gündeminden gün gecmsin ki siddetin, kavganin, catismanin, küslügün, bölünmenin, parcalanmanin kaniksanmis yasam haline odaklandigi cenderede varolan bütün sorunlariyla kimsiz kimsesize nispet artirmasin. Devamli hep yoksula kabaca ve cetvelle karalanip alti üstü cizilmis cileli hayat sahiplerinin firsat ve imkan esitligi olmayan sürgünlere kovulmasi,sömürü düzeninin e nana maddeselliginde olan pürtetik hektiklerde insan dogasina aykiri azgin ve amansiz yarislari en az iki katina köpürtüp körükleyerek (cünkü bütün eksikler icinde her türlü yasam yoksullugu kusatmasiyla dogan bir cocuk, anadan dogma kendi hayatinin yabancisi olarak kimsiz kimsesizligin ellerine terkedilmiscesine azat edilmis gibidir. Bu durumda her türlü yasam güvencelerine sahip olanlara denk ve ayar olabilmek icin ölümüne kendini hirsin, yarisin, kapismanin, catismanin korkulu kabuslu kol ve kucaklarina atarak kendi olmayan kendisiymis gibinin ölüm hücreli kilifina girecektir) yorulmanin, yipranmanin, tedirginligin, kuskunun, hastaligin, kovulmuslugun, ezilmenin, cürümenin had hudut sinir zaman ve mekan tanimayan esiri olacaktir. Herkesten hersey bekleyip hickimseyle hicbirsey paylasmayan bu durumun Türkce tarifi katiksiz zorba ve dikta dayatmasidir. Kendini sipsirinler evlasi olarak sunan bu BARBi DÜKKANCILIGINI en uyumlu ve istiktrarli geismislik namina adlandirmaya kalkisirsa, vahametin adresi devlet olma niteligini belki de hic tasimamis, ama dünyanin bütün ipsiz sapsiz yolsuz hukuksuz kanunsuz soygun yasavas yahut katmerli sömürü sabikaliligindan besenme büyüme medyalarini borsalarini bankalarini haramlarini hirsizliklarini vurgunlarini ve talanlarini altin yahut para cinsinden depolamaktan gecimini kazanan ISVICRE kumbara kasaciligi, bugün sayisiz hinli hainli haydutun banka ve borsacilik isini gücünü gördügü gibi, Gecmiste Hitler`in bile kirli ve kanli vampire yanini örten kuryecilik yapmisti…Buradaki demokrasi sevgi yahut insan haklari görünümlü palavranin POLYANNA alip satarak soydugu sömürdügü hayatinin yabancisi durumundaki her türlü yasam sürgünlerine cici BARBi DÜKKANCILIGI yaptigi haliyle hukukun hakla tecelli ettigine kim inanir…?
..

Devamını Oku
Fikret Gürsoy

19 Mayıs ta, Mustafa Kemal, Samsuna çıktı
Bahtına, Bandırma isimli eski bir gemi çıktı
Halkın coşkusu, alkışı, adeta Samsunu yıktı
Düşmanların kötü düşüncelerine, silah sıktı

Milli mücadele ruhu, Samsundan hep yayıldı
Üzerinde korkaklık duygusu bulunanlar, ayıldı
..

Devamını Oku
Zeki Çelik

Aşırı yağ,etler vücudu sarmış,
O bez hastalığı küçükken varmış,
Göbeği,gövdeyi taşımak zormuş,
Fazla kilolardan herkes bıkıyor.

Gücü artırıyor yemekte salça,
Bir sağa,bir sola çıkıyor kalça,
..

Devamını Oku
Zeki Çelik

Yeyip içeceği doldurur kaba,
Dengesi bozulur harcamaz çaba,
Tembel alıştırmış anne ve baba,
Spor yapmıyor yarışmaktan aciz.

Mefaat düşkünü aktif sayılmaz,
Rahatını bozmaz, işe koyulmaz,
..

Devamını Oku
Mehmet Ali Çıbıklı

Bildiğin gibi değil
Yokluğun arap saçı
Aşkın bir spor imiş
Kaybettim ben bu maçı.

Giderken üzülmedim
Desem de hiç inanma
..

Devamını Oku
Kemal Tekir

Başarı aklımızda olanı, Tamamlayabilmektir.
Erken kalkıp, spor yapmak,
Sağlıklı bir kahvaltı yapmak,
Çocuğumuzla ilgilenmek,
Eve dönerken alışveriş yapmak,
Faturalarınızı ödeyebilmek.
Eşinizin gününü paylaşmak,
..

Devamını Oku
Haşim Koç

Dünü büyük günü büyük
Büyük takım ünü büyük
Günlük değil yarını var
Büyük takımsın sen FENERİM
Şampiyonsun sen FENERİM

İsmin unutulmaz oldu
..

Devamını Oku
Emin Bülent Serdaroğlu

Göster sema-yi mağribe yüksel de alnını ,

Dök kalb-i saf-ı millete feyz-i beyanını !

Al bayrağınla çık,yürü sağken zafer nüma ,

Bir gün şehit olunca sen , olsun kefen sana !
..

Devamını Oku
Kemal Tahir Özcan

Saat dokuzdan önce, gelme sakın işine,
Üzüleyim deme hiç, işlerin gidişine,
Mesai gelir geçer, tak canını dişine,

Bırak işin ucunu, vatandaşı oyala,
Kahvede randevun var, beş buçuğa beş kala.

..

Devamını Oku
Ömer Dalman

Adamlar aşmışlar aabi! ..

Bu ne sıradan
bilimi-teknolojiyi mahalle ağzına indirgeyen
verilmiş bütün kültürel emekleri argoya boğan
fikirde yükselme kavramını alakasızca betimleyen
ve bizde çok kullanılan bir cümledir
..

Devamını Oku