Sözün Özüyle 2 Şiiri - Seyfi Karaca

Bütün taraf ve kesimleri kurmacanın suçuna sabıkasına ve topyekün ittifakçılık iştirakçısı katılımcılığına sürükleyerek , neticede görünen ve varılan çıkılmaz ve çözümsüz bataklıktaki yıkım yağma BOP kumarbazlık iflas enkazıyla ( çoğaltılmış İsrail’ler imar ve ihya etmenin sırayla gidildiği hedefteki İranın silme süpürülme işinde yol temizciğili yapmadaki) o dur ki…:
Kapı kulu köpekliğinin şarjürüne kütükleyip sürenlere nitelikli kiralık katilliği ve seçkin uşaklık hizmeti ederek yerli ve uluslararası düzeyde durumun gerekliliğine göre her kurgu ve kurulumun metresi yapanlarının her türlü kahpelik ve pavyon işi tutan Pekaka ve tüm ortak muhataplarının kukla kuyrukçuluğunu değişmez ve köktenci bağlılıkla, Bop markalı ‘ Kürt sorunu’ başlığı kalıbı kabuğu ve köpüğü kapsamında şartlanmış mahkum ve güdümlü mülkü Türkiye Solu ile, kimlik ve inançlar istismarına özenle yapılmış donatılmış kurulmuş ve kurgulanmış istismar sahtekarcılığının tümü olan Türk Sağı siyasi simsarları, Bop yazılımlı buyruk projesi olan Yeni Osmanlıcılık veya Kürt Sorunu başlıklı Yeni Açıkımlar ihanet odağında bütüncül soyan sömürenler çıkar ortaklığını kotarıp kurtarma adına buluştu birleşti ve yapılandırıp kurgulayanların en kullanışlı gözdesi olmaya birbiriyle kapış kapışa yarışa tutuştu.

Sahtekarlık müessesesi haline getirilen Siyaset kurumuysa insanların inancını güvercini umudunu ve beklentisini her fırsatta boşa çıkararak bütün söylemlerinin tam aksini ispatta kuklacılık ettiklerine hizmette kusur işlemeyerek toplum aldatma yoklunda insanları yılgınlığa bezginliğe ezikliğe sömürüye sefalete belirsizliğe kayıtsızlığa istikrarsızlığa kuşkuya şüpheye şiddete vahşete sapkınlığa tepkisizliğe yenilmişliğe yalana talana alışmış kanıksamışlığın algı yönetme mekanizması ve asosyalleşme suikast silahı gibi kullanıldı.

Gerek maksatta gerek niyette gerek akılda gerek fikirde gerek duyguda gerek düşüncede gerek kimlikte gerek karakterde devlet toplum ülke ve insanlık mirasındaki bütün değer ve zenginlikleri terkederek, kendi menfaat ve çıkar düşkünlüklerinin paraya güce servete gösterişe ihtişama zorbalığa buyurganlığa hamasete ve hastalıklı sorunlu doymak yetinmek bilmeyen saplantılarını tatmin etmeye eşyalaşmış veya yapay zeka cihazlaşmalarının robotu olmaya kokuşmuş çürümüş ve yozlaşmış sapkınlığın sürekli değişen dönüşen kaypaklığını kendine yedirmenin ve özümsemenin onursuz itibarsız kulu kölesi olmaya değil…

Gerek biyolojik gerek sosyolojik gerek ilgide gerek itibarda kişiyi ve toplumu Magazin afyonlaması ve siyasi istismar fırıldaklığının kendini dayatan Rol modelini fitne fuhuş furya özenti bağımlılık ve imrentileriyle tek tipleştirme kataloğunda aslına yabancılaştıran sosyal travmalı mühendislik operasyonculuğuyla Bop irin ve iltihap kusnuğunu yalayıp yutkunup sindirerek özdeşmelerin alışmış uyuşmuş kul kurbanı asimilasyonlara hiç mi hiç değil …!

Andolsun,
Yemin olsun
Şart olsun ki…
Kiralık, emanet, acizlik, aidilik, aşağılık anlık, günübirlik, iğreti, kullanışlı, bencil, bağnaz, üç kuruşa fırıldak, rezil ve kepazelikte hiç bir ud ihtiyat ve çekincesi olmayan, çıkarını rantını ve ganimetini her şartta önceleyen , sorgulaması ve yüzleşmesi olmayan ön yargılı, takma kafalı, peşin hükümlü onun bunun bağımlı güdümlüsü akıl fikir algı alışkanlık kişilik ve karaktersizliğin hamallığını yapmaya hiç değil…

Hayatın can damarına ortak yaşamın bütün itibar ve ilkelerine ve sözün özüne andolsun, yemin olsun , şart olsun ki, herkes terketse hiç kimseler kalmasa bile bize ezelden yadigar bu adda ve isimde insanlıkta yurtta ve dahi dünya kainatı diyarında, ismimiz soyumuzdan gelen aşkta sevgide barışta özgürlükte vicdanda cesarette doğrulukta hakta hukukta adalette dürüstlükte yiğitlikte mertlikte bellekte bilinçte saygıda sevgide dengede alın teriyle kazanılmış insanlıkta huzurda ve mutlulukta herkesi kendi değerimizle paydaş sayıp bildiğimize ısrarla inatla ve büyük bir onurla; taşıyıp yaşamayı en çok biz bizi kendimize yakıştırarak Türkiye tutkusuna bağlı; Türklük kimliğinin aslı özü esası bizzat kendisi olduğumuzun gururuyla ve Atatürk sevgisiyle andolsun, yemin olsun , şart olsun ve tüm dünya alemler duysun bilsin ki, hiç bir koşulda vazgeçilmez onur kıvanç övünç liyakat direnç bağışıklık değer kıymet ve kaynağı tükenmez zenginlikteki insanlığımızda, bilinçle azimle inançla aşkla ve minnetle doğal özden itibardan günümüze bizi doğuran büyüten ve getiren kimliğimize saygın özgür ve özgün, ebediyyen baki kalacağız.

Atalardan mirasa sonsuz saygı ve minnetle; Ne mutlu Türküm diyene…!

Kasım/24