Şimdi hangi esir daldan bana kopacak o tatlı meyveler?
Tüm yazdıklarımı silsem bir elmanın yaşattığını yaşar mı bu insanlık?
Yoksun yaşlı sahafçı olurum kör olamam bildiklerime,
Gülün dikeninden kaçtı da renginin esiri olmadı mı arsızlık ?
Bazen bir rüyada, yarı ölüm turnesinde görülür bu simalar ,
Kapalı kapılarda gizlidir anlamını bilmediğim tüm sühanlar
Yaşarlar, yazarlar da tutamazlar hayattan bir dakika seni,
Beklemek bir ömürdür görmek için bir dakika seni...
Tufanlarda sabahlamak şimdilerde en büyük isteğim,
Nuh'un iki güvercini kanadıyla binecek mi bu sefer gemisine ?
Ayağına bağlamışım bir kara haberi tez versin diye sana
Verdiyse tutma bırak merhametsizcesine...
Parmaksız kafeslerde yaşıyoruz ey benim gurebalarım !
Tutsak edilmiş bir gönlün hangi meşrep tarlalarında yeri var ?
Bugünü yarını belirsiz ey benim yatamadığım mezarım !
Kursağı yakan bir söz kılçığının kimin sofrasında yeri var ?
Barışcan Balcı
Kayıt Tarihi : 30.11.2023 01:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Sözün özden alacağı bitmez de Kalemin kağıtla,boyanın tuvalle, Günün günlükle ,hayatın nefesle, Yaşadığı bu aşk gerçekse eğer, Yalanın dilden,bir kırık kalpten, Bir sözün binbir gece yaşattığı selden Alacağı yok mu hiç? Soracağı yok mu hiç?
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!