Girdik avcı havasına,
Elde tüfek gezer olduk.
Elgördülük sevdasına
Gölde donsuz yüzer olduk.
Saçma, barut, keçe,tapa
Alıp koyduk, şöyle sapa.
Yanlış hesap yapa yapa
Kesemizi üzer olduk.
Üç aşağı, beş yukarı,
Düşeş atar olduk zarı.
Öğrendikçe avlakları
Yolumuzu çizer olduk.
Tetik çektik ona buna,
Uçanına, kaçanına.
Merhametten falan yana
Söz edene kızar olduk.
Bazen aldık, bazen sattık,
Eşe-dosta hava attık.
Avcılığa hile kattık
Günden güne azar olduk.
İşe-güce verdik ara,
“Dayı” bulduk sora sora...
Kirve olduk hadımlara
Yasakları bozar olduk
Ustalara: “Çırak” dedik,
“Gelişmemiş, çorak” dedik.
“Kele şimşir tarak” dedik
Boynuz gibi uzar olduk.
Eskileri koyduk rafa,
“Sütten akız” dedik safa...
Anılarla girdik lafa
“Av” da, “Avcı-yazar” olduk
Der Güheri: “Söz yerine
Varır elbet öz yerine.
Avlakları köz yerine
Çevirdiler, bizar olduk
Adana-1989
Kayıt Tarihi : 11.1.2007 11:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!