Ankara’nın rengi gibi griyken yüreğim,
Soğuk fırtınalar eserdi,
Sebebini bilmediğim sıkıntılar basardı içimi,
o kadar çok söyleyecek şeyim varken,
susmuştu dilim..
Sana rastladım.
Gözlerinin derinliklerindeki seni gördüm,
Gözlerinin içinde yaşamın rengini buldum,
Ne çok şey anlatacaktım sana,
Ne çok şey anlatmak isterdim,
Ama ben...
Olmayacak sabahı misali bir gecenin,
yanında olacaktım,
Bende ki beni söyleyecektim,
Yılların yüzümde bıraktığı çizgileri,
O çizgilerin içindeki gizemleri,
Sana bilmediğin beni anlatacaktım...
Ama ben...
Sana ben,
Her bahar geldiğinde biraz daha,
Yıllardır aradığım o sevdaya
Ruhumda ki o sevdaya nasıl aç kaldığımı,
Kulağına fısıldayarak söyleyecektim,
Anlatırken yüreğimin çarpıntısını hisset diyecektim..
Ama ben...
Yağmurlu bir günde gelecektim sana...
Saçların ıslandığında,
Gözlerinden dudaklarına doğru inerken
Yağmur taneleri,
üşüdün mü diye soracaktım,
yüreğimde ki sıcaklığı vermek için..
Ama ben..
Ama ben söyleyemedim...
Söyleyemem.
Ne zaman söylemeye kalksam,
Sıcaklığını bilemediğim bir el kapattı dudaklarımı,
Zorladıkça, zincirlerim kanattı bileklerimi,
İçimde kaldı anlatamadıklarım.
Sonsuz bir hücre hapsine mahkum oldu bedenimde,
Ruhum öylece kala kaldı söyleyemediklerimle..
Gözlerimin buğusuna takıldı,
içimden geçen binlerce hece..
Mehmet murat
Mehmet MuratKayıt Tarihi : 3.6.2009 10:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!