Sorular ve Cevaplar Şiiri - Erdem Calikoglu

Denizin hırçın akıntısına kapılmış birer ruh muydu
Yoksa aşka ant içmiş iki şarhoş muyduk biz?
Fırtınalarda kaybolmuş birer beden miydi
Yoksa karanlık gecelerde saklanan ürkek birer ceylan mıydık biz?
Süre gelen sevgimizde bir hiçlik miydik
Yoksa ararken bulduğumuz yaralarımız mıydık biz?
Yollarda avare dolaşan berduşlar gibi miydik
Yoksa sebepsizce evden kaçan birer korkak mıydık biz?
Hataların ardına saklanan birer isyankar mıydık
Yoksa hata yapmaktan korkup kaçıp giden miydik biz?
Güneşin karanlığında kendimizi arayan mıydık
Yoksa Ay’ın ışığında aşkından sırılsıklam olmuş birer aşık mıydık biz?
Konuşmayı beceremeyen birer dilsiz miydik
Yoksa susmayı tercih edip gönlümüze fısıldayan birer sağır mıydık biz?
Sevmeyi unutan birer ölü beden miydik
Yoksa sevilmeyi sevmek sanıp sevmekten kaçan mıydık biz?
Belki de sonu olmayan, cevapsız, belirsiz, bulanık birer soruyduk biz.
Ama belki de, tek cevapta saklıydık, birlikteliğimizin ebediyete koştuğu, şairlerin yazmaya yeltenemediği, meleklerin gözlerini alamadığı, sevinç göz yaşlarının yağmurlara karıştığı, güllerin papatyaların açtığı, çiçeklerin koktuğu, kuşların bestelediği şarkılarda… Biz buyduk, ahenkle dans eden evrende gamzelerine tutulmuş, gözlerine vurulmuş, sesine köle olmuş bir ruh…
Belki de sadece bendim seven