Bu, bileylenmiş bir çığlıktır,
Keser günün göbeğini
Sesin karışması bulanık sulara
Ve suyun kendini döve döve
Yosun giydirmesi bu kayalara
Bu, uzun ve kanlı işgallerdir artık
Sarkar gecenin ensesine..
Kaç yağmuru vardır insanın
Kaç gökyüzü içini ona boşaltmıştır
Kaç susuşu ve üzerine kapattığı kaç kapısı
Kaç karanlığı, o son ışığı silmiş gözlerinden
Kaçta kaçın birikiminden oluşur bir ömür ve
Kaç keşke tanımlar onu
Ve kaç düş çürümeye bırakılmıştır orada
Ve kaç el yordamı hiç ulaşamadan yaşama
Dağınık geçmiştir o kıyıları
Neyi söyler mesela meyvenin olgunlaşması
Neyi söyler dalından düşerken toprağa
Neyi söyler her seferinde çocukluğun
Durup durup yeniden uğurlanması
Daha kaç mayın tarlasını yürümelidir insan
Daha kaç yol, kaç kösteklenme
Daha kaç kireç kesiği ile duvarlar dönmelidir
Kendi yıkımını tutmaktan
Ve gün. daha kaç aynada kırmalıdır yüzünü
Ve kaç güz sonrasında kefene bürünecektir
Tüm alfabesini dil...
Yine de kaç umarı olacaktır ağzın
Yine de kaç duası, inancın kaç olurcası
Ve kaç umudu, gökyüzüne tekrar
Düşse diye ayışığı...
Deniz ErcivanKayıt Tarihi : 28.6.2017 23:39:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Olmasaydık, kim koyardı adını?
Kim sorardı "kaçıncı kaçırışımızdır" bir buluttan ayı...
Oldukça etkili bir sorgulama...
Cevabını arayan güçlü bir şiir..
Kutlarım Deniz Hanım..
TÜM YORUMLAR (2)