1.
a.
İnsanlığım önünde utandığım bir ayna
Karanlık uçuruma dönüştü benliğimde
Dibi yok pişmanlığın, düşüyorum boyuna.
Yok mudur tutacağım kemikten bir terazi;
Bir kolunda gelecek, diğeri ise mazi.
b.
Bundan böyle ram olup dilimden anlayana,
Yamalı hırkasını giyerek sefaletin;
Dervişlik mi yapayım, bulursam dinleyene?
Sırtımda taşıdığım ağır bir vebal izi,
Var mı ki kurtaracak, duyacak tevbemizi?
2.
Dert olup akıyorum, dinlemesin baykuşlar
Gecenin ortasına kan döken çağıltımı
Bir yol bulamıyorum: Hep inişler, yokuşlar...
Yonttular gençliğimi, bir kalıba soktular;
El uzattığımdaysa, hiçbirisi yoktular.
3.
Sen koy artık adını: Sabır mı, tevekkül mü?
Yağmalanan efkarın suskun bekleyişinin
Bu mudur aklın yolu; tükenmek bir ödül mü?
Çözemedim bir türlü kaderin dengesini
Mülkün temelindeki adalet gölgesini
4.
Sonu yok çırpınışın, batmaktan öte bir yol,
Hayalet ufuklardan fecir mi beklediğin?
Batmayan karanlığa bu mudur biçtiğin rol?
Ya dön mısralarına; huzur yok aynalarda,
Batmak uğruna çırpın ölmeyi unut ya da...
Kayıt Tarihi : 16.12.2006 21:11:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Halit Pürmelal](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/12/16/sorgu-75.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!