Sor Kardeşim Sor Şiiri - Kasım Kobakçı

Bir göz attık güzelce,
Peki dedik her sözcüğe,
Devam ettik adilce,
Çok yakındık sadece.

Önce kalktık iyice,
Gözlükleri taktık usulca,
Yan kapıdan çıktık sessizce,
Sen de sarktın bir derece.

Çaktık çiviyi istemsizce,
Aldık kıvamı sıkıca,
Doldurduk balmumunu sakince,
Yaptık Cemal'imizi ünlüce.

Şarkın, nemli gözlerde hüzünlüce,
Bırak gitsin bu çok erkekçe,
Bitmeyecek merakın dövmeyince,
Sakin sakin gözün morarınca.

Toplanıp onları yıkınca,
Bakın eğilir sola hafifçe,
Baban bu saatte baskın yapınca,
Sanırım iki saatten fazlaca.

Kafası karışmış aptalca,
Şaşkınca ona bakınca,
Erken ayrılmış korkakça,
Yağmurun desteklediği sel gibi taşınca.

Uyuyana bir tokat atınca,
Olur şimdi parkta alakasızca,
Söyle şunu elinden geldiğince,
En iyisini Cüneyt Arkın bilince.

Belki Filiz Akın bilmeyince,
Dördüncü seçenektekini seçince,
Giy diyorsam giymeyince,
Aynı anda yak üç mumu romantikçe.

Nerede demiştin o bıçak keskince,
O iri adamlar olmalı bolca,
Şunu al ve doldur bir derece,
Üst kısmı olacak iki kilo saçmaca.

Bakkalımız şeyh terazisinde tartılınca,
Aşkın merhameti yoktur denince,
Tekerleğin ne olduğunu bilmeyince,
Bu şekilde olma ihtimali daha yüksekçe.

Kardeşim, senin uğruna böceklerden kaçınca,
Babam Marko Paşa'yı yakınca,
Ufkun rengi sevgiyle boyanınca,
Üst dolapta olurdu eşarbın üşüyünce.

Kaç yaşındaydı sen gidince,
İliklersin düğmeni çapkınca,
Barınağın ve evin çökünce,
Sen de deli olunca.

Koyun gibi kırpılmış saçlarına bakınca,
Koçluk yapayım da böyle fark olsun birazca,
Sen de davran seviyormuşsun gibice,
Arada bir etrafına da bak dikkatlice.

Yürüyüşüne bakınca,
Sen yoldan yorulunca,
Yol da senden yorulunca,
Bana söyle sakince.

Sürüler halinde gelince,
Böyle bir yarışın telafisi olmayınca,
Öylesine söyleyince,
Gözlerindeki akı görünce.

Vefa borcu ödenecek değil hakkınca,
Bunlar bit pazarında ücretsizse,
Bana verdiğin dişlerden ne fayda olacaksa,
Parayla deli oluyor böyle konuşunca.

Ağzından burnuna kadar yırtılınca,
Bağrıma değsen yankın biraz duyulunca,
Her şey bir avuç dolusu olunca,
Ne olursa olsun mahvolunca.

Yorulup biraz banka oturunca,
Bu pisliği taşıyınca,
Kaçınmaya çalışıyorsan elinden geldiğince,
Onun senden daha güçlü olduğunu bilince.

Küçük Ali'nin bir zıpkını olunca,
Aynı senin gibi görebilince,
Özellikle kaşların huysuz olunca,
Gerçekte sinek seni cezbedince.

Düz yoldan yan yola sapınca,
Pantolonundan sokak köpekleri etkilenince,
Katkının birkaç kuruş değerinde olması gerekince,
O senin avantajına daha yatkınca.

Ne yazdığımı okuyanlar da sorunca,
Sor kardeşim, sor sen de hakkınca.