Sokağın tadını alıp
Çıktığımda ilk
Delişmen bir uçurtmaya benzetmiştim kendimi.
Yere değmişti bir kere ayaklarım
Büyüdükçe yürüyenlere benzedim!
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Sayın Mustafa Bay, beyninize, yüreğinize sağlık. Sesiniz hep böyle kendinize benzesin.
İnsanoğlunun 4 evresini anlatıyor şiir
1.evre çocukluk evresi olabildiğinca uçurtmalar gibi özgür kuşlar gibi cıvıl cıvıl (olabildiğince diyorum çünki her çocuk aynı derecede özgür olamıyor malesef)
2.evre gençlik evresi çevreyle olan diyalogların etkisiyle kendine geliş çoğu şeylerin farkında olmak ve aklın devreye girmesi ayakların yere basması
3. evre yetişkinlik daha dingin olmak farkın farkına varıldığı anların doğasıyla yere basan ayaklarla yürümek uçmadan hoplamadan zıplamadan
4. evre yaşlılık tıpkı yaşla orantılı olarak sesine benzemek kendisiyle içinden konuşarak iç sesle veya daha kısıtlı muhatap bulan bir evrede mesai yaptığımız ses ve yaşanılan hayat. Sesin ne kadar etkiliyse o derece güçlü görünmek gibi.
Yine çok düşündüren bir şiir sizin şiirlere bu yüzden hayranım paylaşım için çok teşekkür ediyor saygı sevgi selam ve dualarımı gönderiyorum. İyi ki varsınız.
Hayat hayal ettiğimiz gibi değil sonunda, sürekli, yaşadıkça hep bizi evirip çeviriyor bir şeylere, o şeyler olmak istemesekte oluyoruz sonunda çünkü ayaklarımız değdi bir kere yere...Mustafa hocam can-ı gönülden kutluyorum selam ve saygılarımla efendim.
Sonunda sesine benzer her insan...her insan benzer mi ? Sonunda Sesine.Bunun tek bir cevapla sınırlı olduğunu sanmıyorum...inandığım şudur ki bir sesten geriye,o sesin hissettirdikleri kalır.İyisiyle,kötüsüyle......
Düşündürücü,etkili bir şiirdi Hocam...
Çokça tebriklerimle...
Bir çok şeyi fark ettiğimizde farkın bir önemi kalmıyor.Benzediklerimiz yitiyor, geride sadece fısıldamalar ve bir sonra sessizlik hali.
Şiir ,şairin yoğunluğuyla hemhal olmuş. Bu her mısrada hissediliyor.
Gün aydınlığı eksilmesin sesimizin tınısından
Tebrik ederim öğretmenim.
Emeğinize yüreğinize sağlık hocam. Okurken insanın içinde derin bir esinti yaratarak düşünmeye sevk eden güzel eserinizi ve sizi yürekten kutlarım. Kaleminiz daim olsun. Saygı ve selamlarımla
Tebrikler değerli şairim farklı anlamlı bir şiir olmuş
başarılar dilerim çok güzeldi şiir
Çok şeypi, az va kısa
kelimelerle anlatmak zor iş.
Benim kardeşim de bu işin ustası.
Tebriklerimle kutluyor,
saygılarımla selamlıyorum.
Yere değmişti bir kere ayaklarım
Büyüdükçe yürüyenlere benzedim!
Bana çok şey düşündürdü bu iki satır..
Yürekten tebrik ediyorum.
Yaklaşık otuz yıl önce ..
Kara kuru bir genç adam,on yıl önce ölmüş babasının sesini unuttuğunu söylemişti.’’İnsan babasının sesini unutur mu,tuhaf..’’ diye yargılamıştım,cahil aklımla onu.
Kara kuru genç adam,babasının yanına gideli on bir yıl oldu.Kahkaha atarken patlayan bir tınısı vardı sesinin ,çocukça ve muzipçe…O tını kaldı bir tek aklımda.Sesi gitti benden…O tını da gidecek bir gün.
‘’O yüzden “sese” dönüşüyorum git gide’’ demişsiniz ya…Unutulmak denen erime ,böyle başlıyor sanırım…Kuyulardan ulaşan cılız bir sese dönüşerek yavaş yavaş...
Sesini de götürür gidenler,biliyorum artık.
Böyle bitiyor hikaye.
Bir derdi olan..Bir şeye dokunan..Güzel bir şiirdi.Kutluyorum Sayın Şair.
Saygımla.
Bu şiir ile ilgili 78 tane yorum bulunmakta