hayat,
ağır bir yük,
sırtıma saplanmış bir hançer
elimi uzatabilsem
çekip çıkarsam
her taraf kızıla boyansa
anlamını yitirmiş
bu yaşam
sonun başlangıcını bulsa
tüm yaşanmışlıklara
yaşanmamışlıklara inat
beyaz kefen istemem
alıyla moruyla
mavisiyle yeşiliyle
bir kefen sarın
rengarenk olsun cansız bedenim
karanlığın karalığını sunmuş
hayata inat.
yada hiç bir şey istemem
dünyadan arta kalan
yakılsın cesedim
savrulsun küllerim
özgürlüğe
gökyüzüne, denize
kırmızı karanfillere
esir umutlara,
dikenli yollara inat
hayat;
sırtımda ağır bir hancer
çarmıha gerilmiş ruhum
can çekişmekte
yalnızlığımda boğulmak
sonsuzluğun kollarında
uyumak,
uyumak istiyorum
25.09. 2006
Mehtap Yasin
Şair Ay+güneş+mehtapKayıt Tarihi : 24.11.2006 22:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
''Her 'Hoşça kal' seremonisinin ardındaki firak'tan sonra; ilk işim banyoya gidip, elime geçirdiğim boktan bir makasla saçlarımı kesmek olur...
Genelde kadınlar yaparlar bunu.../ filmlerde falan görürdüm... / Görürdüm de bir anlam veremezdim o davranışın ardındaki psikoza...
Ben tanınmamak için kestim saçlarımı bi kaç gün önce...
Kendimi; üzerimde hissettiğim milyonlarca lânet bakıştan kaçırmak için...
Giden sevgiliyle beraber yürüdüğümüz zamanın, içine girdiğimiz mékânın, duvarların, beraber isim bulduğumuz sokak kedilerinin, yürüdüğümüz yolların, yemek yediğimiz lokantaların, uzaktan uzaktan bizi izleyen ve muhtemelen dedikodumuzu yapan insanların ve saire, ve saire... / hiçbirinin beni tanıyamamaları için...
Ama olmuyor...
Tanınıyorum hemen ...
..acılarımdan...
:(
TÜM YORUMLAR (21)