Dürbün ucunda tetik gözlere kaçak
Pis bakışlarından kurtulmak isterken yavru ceylanlar
Bağlar köşkünden koparılmış
Ham çağlalar neyse ondan betere
Ovalar indinde sefil, dağlar yutdunda sürgün
Dupduru haliyle kalmak için can çekişen suya döndü
Hayata kulaç atmayı öğrenirken damlalar
Ve ayakta durmakta zorlanan yaşamsızlıkların
İçi kullanım artıklarıyla doldurulmuş
Hatıralıklarına kaldı iş...
Tavan yapmış süs olsun diye duvarlara asılan
Nezaketen ölüp bayılan, canikom cicim hadi bay bay
Aslı vara da yoğa da hahay basıp
Bakır cezveler altında kuru kuruya laflara söndüğünde ateş
Kepenkleri saati saatine açılıp kapanan
Bir garip dükkana döndü mesai vardiyesindeki guguk
Yolcuydu ki... ne yolcu herdem azada misafir
Sonra kül..Sürülmüş savrulmuş zehre
Yerinden lutfedip de bile
Şurdan şuraya
Kımıldamadı
Seyfi Karaca......Temmuz / 10
Seyfi KaracaKayıt Tarihi : 29.7.2010 16:30:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Seyfi Karaca](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/07/29/sonrasi-tabakalik-kul.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!