Bir gün sabah sen geleceksin
Mevsim sonbahar
Yağmurlar yağdığında bu şehire
Yapraksız dallar arasında
Ellinde ilkbahardan kalmış karanfiller
Saçlarında kır kokuları
Gözlerinde baharın yeşilliği
..
Göçmen kuşlar göçer gider
Gülen çiçek solar gider
Kalanı boynunu büker
Sonbahar hüzünlü geçer!
Arı vızır vızır gezmez
Nerde bülbül ötmez?
..
İnsan mutluluğun nefesini teninde hissedebilir mi? Ben hissediyorum.Söylediğin tek bir kelimenle..Hani sabahları isteksiz isteksiz uyanırsın, hava da kapalıdır.Bulutların ardı arkası kesilmeyen kasvetli bir gökyüzü..Sonra öğlene doğru Güneş utangaç utangaç gülümsemeye başlar, ışığını yayar yeryüzüne..Benim için sen de öylesin..O koca güneş gibi ısıtıyorsun içimi..Ellerimi açtığımda parmaklarıma dokunabiliyorsun.O koca güneş gibi..Aşkını öyle dolu yaşıyorum ki..Sonbahar diye bir mevsim yaşamadım sanki..Ağaçlar hiç yaprak dökmemiş gibi; yemyeşilmiş gibi..Baharı yaşatıyorsun bana.Tüm ihtişamıyla..Başıma gelen en güzel şeysin …Şeysin diyorum çünkü; tarifini henüz bulamadım.Bir durum mu, eylem mi? Anlayamıyorum ki! Bildiğim tek şey mutluluğun nefesini hissediyor olmam… Sayende.
..
YAKITSIZ ZEMHERİ, KIŞI ATLATAMAZSINIZ...
Merhaba gönül dostlarım. Saygı,sevgi,selam ileterek konuyla ilgili duygumu
paylaşıma sunuyorum.Yaşadığımız dünya da bir çok bölgelerde dört mevsim hissedilmektedir. Bazen artı eksiler yaşansa da ilkbahar, yaz mevsimi ılık, sıcak geçse de, sonbahar ve kış mevsimi serin ve çok soğuk geçmektedir. İnsan sağlığı ön planda tutulduğundan gerekli tüm tedbirler de alınmalıdır.
Sonbahar başlangıcın da kış hazırlıklarının yapılması bence en güzelidir. Günler,haftalar ilerledikçe, zemheri kış kendini gösterdikçe çözüm üretmede zorlanabiliriz. Kışın ortasında odun, kömüre çok ihtiyaç duyulduğundan tez tükenebilir, gerekli ihtiyacı karşılamakta mahrukatçılar sıkıntıya düşebilir. Ayrıca fiyat ayarlaması yapılabilir. Doğal gaz içinde aynı durumlar geçerlidir.
..
Her sonbahar gelişinde
Sen gelirsin aklıma,
Zeytin karası gözlerini düşünürüm?
Denedim seni unutmaya
Denedin seni hatırlamamaya?
Denedim olmadı,
Bir tanem, nur tanem olmadı..
..
Hatırlıyor musun seninle o ilk bakışmamızı
Günlerden Perşembe
Mevsim sonbahardı…
Ağaçlar dökerken yapraklarını
Sonbahar esintisiyle
Haykırmıştım sana aşkımı…
Bir sonbahar akşamıydı
..
Seni aradım
Sonbahar yapraklarını dökerken
Tarifi olmayan ızdırap ki
Hasret acısı kalbimi yakarken
Yine hafiften esiyor rüzgar
Yine yaprakları önüne kattı
..
Her Sonbahar, gelişinde,
Sen gelirsin aklıma.
Savrulan her yaprakta,
Kuruyan bütün dallarda.
Sevgiliyle el ele, dolaşmak,
Güneşin batışını seyretmek.
..
Masallara sigdirilanlar gercekte varsayilip yasaniliyor.Yalanlar uzerine yasanan sevgiler bas taci,bir tebessumle yeseren gónul bahceleri tarumar. Hem masum hem suskun gózlerde viran sehrin isiklari. Birgun sónecek bir avuc topragimla.Beklemek umutsuzca yarından sonrasını.Cesaret edememek cam kırıklarına.Acıtmasın ellerini benimkisi gibi.Çok geç kalmış baharın yağmurunda çöl sıcağını yaşamak...Yavaşlayan ritimleri yeniden duymak ya da duymamazlıktan gelmek...Aynı sonbahar da farklı bir rüzgar mı sanki.Bakıpta gördüğün mü? Sanmıyorum.Kelebek ömrü kadar yaşananlar.ilkbaharı yaşamak düşte balonlarla uçmak gibi.Hayellerse çok masum bekliyor kuytuda.Kim bilir bir gün belki...Sessiz çığlığında darmadağın sözcüklerle birikiyorum yudum yudum acılara.
..
Sonbahar rüzgarı esiyor içimde
Kırgın kalbim senin yüzünden
Günlerim geçmiyor seni düşünmeden
Her yerde evde bahçede denizde
Hep sen varsın içimde bedenimde
Şarkılarımdasın gözyaşımdasın
..
Gitmek zorundayım, beni affet bu sonbahar...
Hüznüm, kasîdelerle tesellî edilmiyor!
Mevsim, sükûta râm. Konuşan, yalnız inkisâr;
Bir sonbahar ki, gözleri dolmuş, gidilmiyor...
Şâir sedâsı köhne semâverde can verir.
Kar, şarkı söylemekte hafiften kırık cama...
..
Edepsiz bu sonbahar yüzümüzü kızartıyor
Dışımız tir tir titriyor, alışkanlıklarımız terli
Sevgilim bu seninle ilk Eylül’ümüz fark et
Hadi kalk müşterek bir uçurtma hazırlayalım
Kuyruğu saçlarından, Bim poşetinden gövdesi
Evlerin içindekiler sevinçle dışarı çıksın
Peşimizden koşsun çocuklar ve sokak köpekleri
..
Sonbahar seli gibiydin
Seline kapıldım
Öylesine sürüklendim ki
Senden bile uzaklara gittim...
Sonbahar yeli gibiydin
Bir hışımla estin
..
Bir sonbahar gecesi Çiğ düşüyor düşlerimin üzerine.
Üşüyorum düşümde bile iliklerime kadar..
Düş kurmak yasak sonbaharda diyor bir ses ta ötelerden...
Bu mevsim hazan diyor,
Bu mevsim ayrılık diyor...
Bu mevsimde umutlar topragın altına gömülür,
Ruhlar yasa bürünüp inzivaya çekilir...
..
Sonbahar Akşamları
Çekildi Gün Ufuktan, Gökte Ay Yükseliyor
Bağrım Elemle Çarpan Kalbime Dar Geliyor.
Ne Utangaç Bir Dilber, Ne Açık Saçık Bir Kız
Hayalî Gözlerimde Tütsün İstemem, Yalnız;
..
Gidişinin sonrasında,herşeye sinmiş olan bir sensizliğin kıyısındayım.. uzaklığını,bir an mesafesinde, en deli kırbaç gibi işleyişini yaşıyorum; vakitsiz bir kış bakireliğine zorlanmış ilk bahar gebeliğindeki gönlümde.. doğurganlığını yaşamamış bir yaz sonrasında; bir sonbahar yorgunluğunun hüznü ve kederidir içime işleyen.. Herşeyde,ete kemiğe bürünmüş bir eksiklik.. inanılmaz fazlalıkta bir bölünmüşlük.. sınırları sana kadar genişleyen bütünsel bir fazlalık..Ne yana baksam, işsiz güçsüz sözcükler arasında bir kalem sürçmesi yalnızlığında oluyorum..
..
Sonbahar geri geldi, sarartıp yoncasını,
Döktü senin gönlünün, en renkli goncasını.
Bu mevsim ki yaralayıp, kanatacak kalbini,
Kimseler bilmeyecek, bu perişan halini…
Duymayacak hiç kimse, sevda şarkılarını,
Kahredip de susarken …senin intizarını.
..
Sonbahar geldiğinde bir hazan çöker yüreğime
Ben seni bir sonbahar günü bulmuş
Yine bir sonbaharda kaybetmiştim
Her sonbahar geldiğinde
Bütün yapraklarım dökülür
Dökülen her yaprak yüreğimin
Bir parçasınıda alıp götürür.
..
Sonbahar yaprakları düşüyorken dalından.
Yar'dan bana tek kalan Hayasının alı'ndan
..
Saçlarımda kırık olduğunu söylüyorlar, içimdeki kırıkları göremeyenler...
Yüzün sararmış diyorlar, yüreğimde sonbahar hüznü taşıyorum bilmiyorlar...
..