Sonbahar Yolcusu Olma Hayali

Ahmet Kenan Çiftçi
104

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Sonbahar Yolcusu Olma Hayali

Bir zamanlar mutluyduk bizde masal değildi üstelik
O hissi tatmıştık ama bu zehirli balmış meğer
İçten içe çökertti bizi gizlenerek yıllara pare pare
Görüp edemedik yarar ve zararı hasbihal biriyle bile
Hayat hasımlarımızı bile yorup mahvetti boş geçmedi
Bunu bizim için yapmadığı şurdan belli oldu sonradan
Onları çevrelerken hayat sarmaşık gibi zehrini bahçemize akıttı
Ve zehir bizde olan tüm nasipleri kuruttu tüm şerriyle
Hayat bir tarafı bükerken diğerinide sıkmayı ihmal etmiyor
Acıyla tecrübe ettik her türlü hal ve duyguyu
Geriye kalan sadece hayallerim ücretsiz ve yüksek bütçeli
Hayal masalımda gezintiler diğer yanda çaresiz vaziyet
Herkes masal okurken çocuklarına kahramanları över
Ve çocukların bir kahramanı olur masallarda babalarından sonra
Ben masal kahramanı olup çocuklarda iz bırakamadım
Evvela çocukların hayalinde olmalı insan en büyük başarı budur abartısız
Çocukların hayalinde olmayanı büyükler ne yapsın?
Ve olmalı bir anımız ve adımız meçhul bir çocuğun aklında
Masum,saf,temiz çocuklar bizi överek anlatırken olmalıydık berhudar
Bin kitap yazıp bırakmaktansa geride irfan fışkırırken içinden
Onun yerine bir çocuğun hayat boyu örnek aldığı bir kişi olmak vardı hayalimde gizlice
İnsan eserinin meyvesini yiyemez ama yiyenleri izlemektir büyük zevk
Ah bir kitabım olsa her sayfada bir çocuk beni ansa methederek
Ama yazamam ben kitap kaybolurum o ıssız sayfalarda
İki elim tutsa kalem ve olsa iki elimde kalem hem de tükenmeyen
İlham perileri yoklarken beni sağ ve soldan
Yine yazamam çünkü ben yazar değilim yok hünerim üzülerek itiraf ederken
Dolduramam bir kitabı yaşasam da bin yılı devirerek
Ya kitap yazmayıp eser bırakmayan biri örnek alınır mı?
Delilik işte benim ki aranmaz mantık ama bitmez hayal
Ve çocuklarla bir kez bile görüşmeden eşsiz şahsiyet olmak gözlerinde
Bambaşka bir his olmalı ve tatmalı bunu herkes
Eser bırakmak lazım umutsuz çocuklar bile hayata dört elle sarılmalı
Çocuklar örnek arar kendine bulamazsa küser hayata
Bir beden taşırlar ömür boyu ruhsuz sadece hamal gibi
Binbir fırsat geçerken önlerinden gözleri kalır kapalı fikirler kalır kısır
Efendiler çocuklar örnek almak ister sizleri sizde uyanın olur mu?
Uyanın ki örnek olun onlara tutun ellerinden kör kuyularda bırakmayın
Açın ufuklarını ve onlara yaşama sevinci aşılayın
Hayallerinin peşinden koşsunlar ama gerçeklerin içinden
Bu hayat masalında ufak rollü karakter olarak kalmayalım
Fatura ödemek,markete gitmek işte bu kadarım şahsen
Hayal kurmanın bile var adabı bizim ki divanelik elbet
Ama gönlümüze de söz geçmez mühebbet
Ağzımızın tadı kaçtı ve türküler kaldı yetim
Ama yılmayalım çocuklar için yaşayalım keşfedip çokça üreterek yarınlar için
Güzel günlerin peşinden koşmalı onları beklemeden
Bir alfabenin tek harfine muhtacız merak ile azmederek
Alfabeyi öğrendik ama ben bırakamadım bir nokta ya da iz
Şimdi ölüm kol geziyor aldırmıyor çehrelerimiz
Öğretmenimize aşık olduk dersten nefret ederken
Ama derslerden geçtik güzel öğretmenimizden geçemeyerek
İşte hayatın zıttını tattık fizik ve psikoloji dersi almadan çok önceden
Ve tokadını tattık tombul yanaklarımızda yanarak iz bıraktı acıyla
İmkansızı tecrübe ederek imkanlarımıza sarıldık inatla
Bazı öğretmenler bize karakter yükledi öğreterek boyadı bizi rengarenk
Yüksek akıl ve ruhi esintiler gönlümüze merhem oldu
Muhteşem üçlü öğrettiler bize hipotenüs misali
Okul bitmeden unuttum ne muhteşem kaldı ne üçlü ne hipotenüs
Ve okul bittiğinde benim muhteşem beşlim vardı elimde
Akıl,dil,gönül,kalp ve ruh işte bunlardan ibaretim ama muhteşem değilim asla
Verecek önerim kalmadı sizlere bir kaçı üst mısralarda
Buradan sonra ruh sancılarım başladı ustam gümlüyor vermiyor aman
Cepheleşirken biz takımca ve diğer güruhlarla köşelerde
Kahpelerden seçmedik düşmanı bile çıktık meydanlara
Topumuz patladı,ayakkabımız yırtıldı ve çantamız koptu
Mahallemiz değişti ve muhabbetler yarım kaldı mühebbet
Dostlar yabancı oldu yabancılardan dostlar edindik
Olamadı eskisi gibi yeniler ama eskilerden gelmez ümit medet ummalı yenilerden
Düşmanlar kayboldu bilinmeze ve dostluklar yenilendi
Dostlar değişti ama dostluk değişmedi bir nurlu müjde gibi
Saniyeler yılları yutarken ahirzamanın hengâmında
Yılları suçlayamam sadece saniyeler geçerken hızla ve dakikalarda ortak bu günaha
Başımıza gelmeyen kalmadı bu çilekeş ve puslu hayatta
Muradımız tükendi ve sayamadık dileksiz geçen günleri
Yazın çığ düştü tepemize ve kışın bile yandık zamansız bir ölümle
Bir yakama sonbahar yapıştı diğerine ilkbahar
Onlarla bile geçinemedim başımda belalar sayısız
bendeniz gureba
Mayıslar bıçak gibi ekimler kılıç gibi kesti beni
Her birinin vücudumun apayrı yerinde izleri
Sonbaharda ölmek var ya işte tam zamanı ustam
Yazın gevşekliği kalkarken ve üşütmeden kış dostları
Yavaş yavaş giderken tabiat binmeli tabuta isteyerek
Herkes dönmüşken tatilden hayata hazırlanırken
Açılmadan okullar ve heyecanlıyken çocuklar
Analar ve babalar gururla izlerken büyüyen evlatları
Öğretmenler kucaklamadan yeni nesilleri tecrübe ve emek hazinesi ile
Onlara hissettirmeden gitmeli bu eylül ayında ustam
Eylül'ü bile bölmeli yarıya özenerek terzi yahut nakkaş gibi
Tam on beşinde ölmeli günü bile bölerken ikiye ölçerek
Tam on ikide ölmeli sessizce ustam bir ah etmeden
Yarım saate hazır olmalı yıkanmış olarak kefen içinde
Öğle vaktine yetişmeli ve namaza müteakip biraz gamlı ve demli halde birkaç dost bırakarak
Defnedilmeli dualar içinde mübalağasız naaşım
Elveda ederken sevdiklerimize ahali alırken ibret bizden
Sonbaharın kanununa uymalı boyun eğerek
Her canlı ölürken sonbaharda sadece bir kere eşlik etmeli saygıyla
Ve kış geldiğinde bizi artık bulmamalı ustam

Ahmet Kenan Çiftçi
Kayıt Tarihi : 14.6.2021 14:49:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Ahmet Kenan Çiftçi