Sona doğru yolculuk

Sona Doğru Yolculuk

Bizim yolculuklarımızda geçtiğimiz cehennemden
Solmuş kan çiçekleri değildir ,
yıldızların gölgesidir saflığımdır yemyeşil
Çimlerin üstünde .
*
Bendim cehenneme dönüyordum sefer için , ,
Ayak izlerimin peşinden ölümden sonra ,
Sevgi masallarına geri dönmek yerine ,
Geri dönüyordum yaralarıma ,
O yara ki ölümsüzlük için ezberledim dersti .
*
Ölümden geriye kalan benim ,
Kim ölümden geri kalmıştır ben gibi ?
Ki bu ölüm her zaman
Âşık soylu adamların yardımına koşmuştur .
Bendim fotoğraflarında her defasında unutulan .
*
Benim rüzgâr eline alıp senin bağının üstünden geçirip ,
Götürdüğü her cehennemde unutuluyordum ateşin gibi ,
Perilerin elinde sönmüş alevlerin üstüne dökülmüş günah gibi ,
Rüzgârın söndürdü beni ..
*
Ey yâr ey eşi bulunmaz şarap bu günah dolu dünyamda ,
Ey benim gecem bu gündüz vaktinde ruhumu acıtan ,
Ey benim kafesim bu kadar özgürlüğün içinde zindan ,
Sen benim kanadım tüyüm yeter yeter bu kadar uçmak ölüm için .
*
Ey esrarengiz yar cennete ki aynamda gördüm beyaz siman ,
Karanlık tabutumun içindeki beyaz kefen gibi ,
Ey topraktan kıskançlığım çimlerden göçmen kuşlardan ,
Ben tanrılardan nefret ederdim artık ,
Benim bir damla kalmış kanımı kanından esirgediler ,
*
Bir gün anlarlar nasıl bir viranedir senin anlattığın ,
Anlarlar senin efsanelerin ne kadar hakikat ,
Senin riyakârlığın iyiliklerden ,
İyiliklerin de ne kadar mucizelerden daha büyüktür .
*
Sen beni cennetten geri kalan tafr-u Tuna olmuş ,
şair soylu Şairlerin sofrasının üzerinde götürdün .
Sen o gökleri gösterdin bana göklerin sakladığı ,
Ki başka gök görünmesin bizden ,
Yine de bak, yine aşk bizi hangi yollardan götürdü ,
Hangi kapıları çaldırttı ve hangi aynaya baktırdı bizi ..

Şiwan ali yilmazdağ