Üryandım,
Yaktığım türküyle ılıdı gece.
Ne solgun parşömenler heveskâr
Kayıt altına almaya beni,
Ne de Nesimi'den önce yüzülen son ceylanın derisi.
Akrabayım tarihle tanıklığım geçersiz.
Ey Nuh!
Sen mi kadimsin yoksa bu dert mi?
Koca bir tufanın muzaffer öyküsünü bırakıp gitin de avlumuza:
Bize hisse; tutununca dibe çeken umutlar?
Peki, kaçıncı Âdem’in çocuğudur âşık?
Hangi denizkızının ateşten olma gözyaşı?
Hem bir yalnızlık vurgununda,
Hem de yüreğinin yangınında kulaçlı iken.
Dağ başına hicret etmiş denizim,
Islığıyla çalar bir tufan beni.
Kendi kumsalıma çıkmıştır
Tüm acılarımın zorunlu özeti.
Rüyalarınızın herhangi bir sezonunda konuğum olun,
Okuyun onu...
Sonra, başarabilirseniz
Tadını tarif edin bu ömrün bana!
Kayıt Tarihi : 20.12.2008 19:31:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Turgay Bahtiyar](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/12/20/son-tufan-2.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!