Yakmaya çalıştığım bir ateşin altına üflemek
Kadar zor seninle beraber olmak...
Ve yanmayan bir sobaya odun atmak
Kadar kolay...
Gidişinin tarihsizliğini, tarifsiz insanlarla
On parmağında hiç marifetsiz kutluyorum...
Elimde bir otobüs bileti alacak kadar para
İçimde yokluğundan geriye kalan sol göğüs
Menşehli bir yara...
Aldırmadan çekilmiş ızdıraba ve çekilecek
Acılara...
Yoksul bir vaziyette, otobüs bana ben otobüse
Ne olur simamla bakıyorum...
Nerede olduğunu ne olduğunu...
Kim olduğumu kimsiz olduğumu
Kimin yüzünden aynalarda sarardığımı
Kimin yüzünden her bahar solduğumu biliyorum...
Yorgun olmakla beraber yoksulluğumla...
Karalarken bu satırları kalkmazsa son paramla aldığım
Biletli otobüs
Koltuk numarası 48
Sana geliyorum...
Geliyorum bu sensiz bu ışıksız şehirden
Geliyorum hiç kalkmadan oturduğum yerimden
Geliyorum elimde kağıt kalem
Geliyorum sesli ve de en derinden
Belki severiz birbirimizi yeniden...
Dibe vurmuş umutlarımla
Sensiz kalmış yarınlarımla..
Sadece senli sadece cisminli anılarımla
Yokluğunda yazdığım hatıralarımla
Gittiğin diyarlara emin olmayan adımlarla
Biraz kuşku biraz korkuyla...
Gerçi daha önce söylemiştim
Sol menşehli bir yarayla...
Yokluğunu dindirmeye
Dost yüzlü yalancıları sindirmeye
Bu kör ayrılığı bitirmeye geliyorum...
Ben bir tek seni seviyorum...
Seni seviyorum....
İsmail YilmazKayıt Tarihi : 19.6.2008 18:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)