aksine yürüyen ırmakların
tuzlu rivayetinde yitti
çocuk ve allah
kimimiz şair olduk
kimimiz kocaman.
leylekler göç edince ağlardım
Neden halâ gelmedi, yoksa
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Devamını Oku
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Hazret-i Allah yeğin için israf etmeyin israf edenler şeytanın aveneleridir buyuruyor bu ayetin manevi tarafına manası hazreti Allah’a itaat mukabilinde olur itaat etmeyenlerin yedikleri içtikleri demek ki israf tır bazı sözlerde israftır hele bu sözler zarar veriyorsa söyleyene Allah israf edenlerden değil tasarruf edenlerden eylesin
Anormalliklerin moda olduğu bir dünyada ve cemiyette çocukluk safiyetini ve masumiyetini yitirmek belki normal karşılanabilir ama Halıkın ve Malikin olan Rabbini unutman hayata Allahsız, Kitapsız devam etmen asla ve kat'a affedilecek bir hata değildir!Zira yazar, çizer takımı olanlar ehl-i tefekkür olan seçkin insanlardır. Düşünen beyinlerin ve akleden akıllların akilane davranması iktiza eder!
Dünya ve içindekiler fanidir yani geçicidir. Fani olan şeylerin acıları da fanidir. Kabirden öteye geçmezler. Ama imansızlık acısı ebedidir, sonsuzdur! Çünkü, imtihan dünyası olan bu dünyaya imanetmek ve amel-i salih işlemek üzere gönderilen her beşer bu müspet eylemde muvaffak olamazsa veya olmak istemezse, bu gafletinin veya isyanının acısını sonsuza kadar çeker! Yani; insanı kolundaki akrep değil kalbindeki akrep korkutmalı ve onu bir an önce içinden söküp atmalıdır!
Yıldızların saat'te yüzbinlerce km.hızla seyahat ettiğine muttali olan insanoğlu onun sahibi ve Maliki olan Rabbi tarafından döndürüldüklerini ve iplerinin o sonsuz güç ve merhahmet sahibin elinde olduğuna inanmaz ve onları tesadüfün döndürüp çevirdiğini zannederse,korkudan dehşete kapılması ve bu korkusunu gizlemek için devreye başkalarını sokması kaçınılmazdır. Gecenin korkması(!) hikayesi de bu yersiz korkunun tesiriyle uydurulmuştur.
'VEMA BEKET ALEYHİMÜSSEMAİ VE-L ARZ...'- SEMA VE YER ONLARIN ÜZERLERİNE AĞLAMADI- Ayetinin işaret ve sarahatine göre bazıları yaşamlarında sevilmeye ve ödüklerinde de üzerlerine ağlanılmaya layık değillerdir! Zira onlar varlıkların yaratılış gayelerini ve onların yaratıcılarına olan tesbih ve tahmidlerini inkar ederler! Yani bazıları varlıklardan edindiği menfaatler için onları suri bir sevgi ile sevse bile, o sevdiği şey onu asla ve kat'a sevmeyecektir!
Ölüm; Mü'min için yokluk ve hiçlik değil, buradan daha güzel bir aleme geçiş için sureten korkunç hakikat-i halde ise çok sevimli bir vesile ve vasıtadır! Tıpkı, ana rahminden daha geniş bir alem olan şu dünya alemine taşınma ameliyesi gibi bir şey. Kabir tünelinin rahm-i mader tünelinden farkı yoktur! Ama ahiret inancı olmayanlar için o, yani ölüm; Sevdiklerini ve kendisini idam eden korkunç bir idam sehpasıdır! Halbuki ayni sehpanın merdivenleri Mü'minler için büyük bir ikramiye dairesine geçiş vesilesidir. İşte bu taşınma ameliyesini yokluk ve kabirde çürüme ameliyesi olarak görenler, ölümleriyle herşeylerini gödüklerini ve gerçekten ölüp yok olduklarını zannederler. Heyhat! Hakikat hiç te öyle değildir! Zira size bunca nimetlerle ikramda ve ihsanda bulunan o Zat-ı Kerim-i Kadir, sizi başıboş bırakmaz ki; kabre girip kalkmamak üzere yatasınız!
Yaşamak; manasını bilenlere ve onun veriliş gayesine muvafık hareket edenlere göre,(bütün zahmetlerine rağmen) güzeldir! Zira fanileri baki bir aleme ve çok güzel olan bir neticeye ve de, sonsuz saadetlere taşıyan bir vesile nasıl çirkin olabilir ki? Ölümü dünya meşakkatinden bir kurtuluş zannedenler yanılıyorlar!Çünkü, 124 000 Nebi (aleyhimüsselamın)124 000 000 velinin ve 104 kitab-ı semavinin inkar edilemez beyanlarını göz ardı edip felsefenin karanlık savlarını ölçü kabul etmek en büyük gaftır!Hiç kimse bu dünyaya tesadüfen gelmediği gibi tesadüfen de ölmez! Herkes sevk-i ilahi ile gelir ve takdir-i Hüda ile sevk edilir! Yani sınavını bitirenler amellerinin neticesini görmek üzere berzah alemine sevk edilirler vesselam!
EVET BÜTÜN BU GARİP VE ACİP FİİİLER İLAHİ BİRER İCRAATTIR!
Herkese hayırlı çalışmalar.
güzel üstad mutlu yarınlar dilerim.eyvallah.
büyük üstadların gölgesi geziniyor şiirde...soru işaretli dizeler şiirde aslında yama gibi duruyor; teorik bir şiir havası estiriyor; yine de şiir için çabalamış olmak güzel şey...
ANLAT
bir yarım ekmek
bir parça coşku
ikisi de bayat.
yenmediğinden ekmek,
tüketilmediğinden hayat...
öyle hazırım ki her gün akşama...
anlat!
sonu iyi biten öyküler istiyorum
masallar anlat, hiç bitmesin
nasılsa uyuyorum...
ben de ümitsiz vakasıyım zamanın
hepsi bu.
suç değil ya,
unutmak istiyorum
anlat,
sadece duymak istiyorum
Taylan Ayhan
Efendim;
Dünkü Arkadaşımız; akılla, fikirle, zeka ile, mantık ile, pilan ile, pıroğram ile, iletgi, gönye, cetvel, şakül ipi ile..vs.vs.ile şiir yazıyordu?..Şiirin içine tüm bunlar girdi mi; orada şeytanlık da olur, uyanıklık da olur, suya-sabuna dokunmamak da olur, kaçak dövüşmek de olur, ticaret de olur, para kazanmak da olur, köşeyi dönmek de olur..(Çünkü işin içine akıl girmiştir?..Akılın girdiği yerden aşk ve sevgi ve şiir.. başını alıp kaçarlar?..) her şey olur da bir tek şiir olmaz?..
Ama Bu günkü Şairimiz öyle mi ya?..Gerek yukarıda asılı olan ve gerekse buraya almış olduğum şiiri; yürekle ve yüreğin yağları ile yazılmış ve tadına ve okumalara da doyum olmuyor?..Şekeri, şerbeti, yağı, balı, çiçeği, dalı..her şey yerli yerince ve tam sentesinde hazırlanmış bir püren balı?..Felsefe soslarıyla da hafiften süslenmiş olduğundan ayrı bir lezzet ve ayrı bir damak tadı var bu iki şiirde?...
Efendim;
İnsanı yüzlerce veya binlerce yazdığı şiirler meşhur etmez veya adından söz ettirmez?..Bir tane veya bilemediniz iki tane şiiri meşhur eder, ölümsüz eder, şan ve şöhret sahibi eder?..Yani çok yatmakla çok çocuk olmaz?..
Taylan Ayhan Şairimizi kutluyorum. Yüreğinde sevda noktası var ve gönül gözü de açık.Şairlik alt yapısı ve şairlik kumaşı var?..İsterse ve dilerse her an ve her zaman çok güzel elbiseler dikebilir?..Hiç riyası yok. Sonderece içten inandırıcı ve gerçekçi yazıyor?..Şiir yürekten, gönülden.. gelirse böyle olur zaten?..Gelecek gördüm ve geleceği var? Bu domatesten çok güzel zeytinyağlı çoban salatası ve bu bulgurdan da çok mükemmel tereyağlı pilav olur? Yanında da yeşil soğan, kara tere, yeşil nane, kırmızı turp ve bir sürahi de köpüklü yayık ayranı olursa; salla gitsin?..Yemelere ve tadına varmalara doyum olmaz?....Başarılarının devamını diliyor, seçkimizi de kutluyorum.Saygıyla.
evet insan heeşeyi zamanla öğreniyor buna büyümek diyoruz acıyı taddıkca beterin beteri var diyoruz ya bunada olgunlaşmak diyorlar. deli deli koşuyor bol bol harcıyoruz hayatı sevdiklerimizi kaybediyoruz kadere razı olmayı öğreniyor ve bir sonsuz huzura varıyoruz ilahi aşk! günün şiirini kutlarım.
dile takılmayan akışı var şiirin...diğer şiirleri de okudum şairin...hemen hemen hepsinde aynı özellik...kısacası sevdim şiiri...
kutluyorum saygı ile...
Geceyse ay hemen tazeler minareleri
Kuran sayfaları satılan sokaklardan
Ölüm bir çeşit sevgiyle uçar
Ölüm uçar çocuk yüzlere
Ben o sokaklardan ne kadar geçtim
Damağımda dilinin yosunlu tadı
Önce buğulu
sonra cam gibi parlak
sonra buğulu yine
Bir takım tavşanları andıran
bir takım su hayvanlarını
Pazar Pazartesi günlerini
ve haftanın öbür günlerini
Yani salı çarşamba perşembe cuma Cumartesi
Cemal Süreya
'.../yaşamak güzel değilse,
güzel beklenmediğinden ölüm.' imgeleri sağlam,alıp götüren ve düşündürürken olgunlaştıran dizeler...
ne güzel çırpar kanatlarını yıldızlar...
ya tutulursa gece yalnızlık korkusuna?
Güzel bir şiir okudum. Kutluyorum sayın Ayhan. Selamlarımla
Bu şiir ile ilgili 27 tane yorum bulunmakta