Cephede neferler, omuz omuzayken,
Tarihe, şan katma savaşındayım.
Pusat, kalkan, bir de mangal yürek,
Hücum borusunu dinlemekteyken.
Ah sabrım taştı, yıktım geçtim o bentleri,
Sanki bahtıma, kazınmış yazgıydın.
Karış karış toprakta,
Bir de nefes yetmezse eyvah.
Kabzamda kuvvet,
O sert duruşun.
Ezelden yeminimdi vatan,
Ebedi sevdam, yine de sen.
*
Maziyi düşünüp dalışımda, gururlu vakar,
Bozgunlardan, destanlar örmüşsen burçlarına,
Heybetine kanıp, dumanlı dağlarda, sen ki varsın.
Korkak korkuları yok sayıp, şahlanmalardan sonra,
Soğuk şafağın ayazında, dik bakışındı kalan.
O kutlu sancağın peşinden koşup, ufuklara aktığım sen,
Hangi kıtaları titretmedim ki, o günden bu yana.
Mersiyeler dizdim, marşlar inlettim göğüne,
Al kanım, toprağa damlarken oluk oluk,
Yüce zaferlerin nidasında sen.
Ezelden yeminimdi vatan,
Ebedi sevdam, yine de sen.
*
Tapıyorum sinesine, çekmiş toprağın kokusunu,
Cihanı titreten nâralarda, her zafer türkünü.
Daldığım ve doyamadığım, en çetin kavganın tam bağrındayım,
Cenk, gazâ, fetih deyince, kılıçtan ve kalkandan öte ne varsa.
Ricatı hiç bilmedim dersem, yanlış olmaz,
Yiğitlik meydanının, kanlı deryasından.
Ezelden yeminimdi vatan,
Ebedi sevdam, yine de sen.
*
Meydanda atlar, şaha kalkmışken,
Düşmana, korku salma telaşındayım.
Yay, sadak, bir de çelik bilek,
Fetih gününü gözlemekteyken.
Vah öfkem kabardı, deldim geçtim o zırhları,
Sanki alnıma vurulmuş mühürdün.
Adım adım, sınır boyunda,
Bir de, derman biterse eyvah.
Dizimde derman,
O keskin vuruşun.
İlk andım, yurdumdu benim,
Son andım, yine de sen.
*
Geçmişe dönüp, bakışımda onurlu mazi,
Yaralardan, nişanlar dizmişsen surlarına.
Gölgenle avunup, puslu vadilerde sen ki teksin,
Sinsi tuzakları ezip geçip, kükremelerden sonra.
Kızıl günbatımının ateşinde, mert duruştu kalan,
Bir gümüş tuğun izinden gidip, seferlere çıktığım sen.
Hangi diyarları dize getirmedim ki, ilk cengimden bu yana,
Destanlar yazdım, şiirler okudum şanına.
Terim, zırhıma akarken ırmak ırmak,
Mehter seslerinin, yankısında sen.
İlk andım, yurdumdu benim,
Son andım, yine de sen.
*
Özlüyorum, bayrağın gölgesine düşmüş rengini,
Âleme sığmayan hudutlarda, her bedel yükünü.
Girdiğim ve çıkmak istemediğim, en soylu döngünün tam ortasındayım,
Akın, sefer, kuşatma deyince, yaydan ve oktan öte ne varsa.
Korkuyu hiç tanımadım dersem, hata olmaz,
Erlik davasının, şanlı rüyasından.
İlk andım, yurdumdu benim,
Son andım, yine de sen.
*
Siperde yiğitler, yan yanayken,
Ufuklara, nam salma yarışındayım.
Mızrak, gürz, bir de inançlı göğüs,
Zafer müjdesini beklemekteyken.
Hey gücüm toplandı, aştım geçtim o dağları,
Sanki ruhuma, işlenmiş nakıştın.
İlmek ilmek, coğrafyamda,
Bir de zaman yetmezse eyvah.
Boğazımda nâra,
O vakur bakışın.
Kutsal davamdın benim,
Son kavgam, yine de sen.
*
Geride kalana bakışımda, sessiz metanet,
İhanetlerden duvarlar örmüşsen kapılarına.
Sözüne güvenip, hasret yüklü yollarda sen ki haksın,
Bencil hesapları hiçe sayıp, atılmalardan sonra.
Serin rüzgarın nefesinde, hür bir uçuştu kalan,
Bir hilal uğruna, yanıp küllere karıştığım sen.
Hangi kaleleri düşürmedim ki, o günden bu yana,
Ağıtlar değil, övgüler düzdüm ismine.
Canım vatana karışırken, sessiz sedasız,
Yanık türkülerin, sözlerinde sen.
Kutsal davamdın benim,
Son kavgam, yine de sen.
*
Bekliyorum, tarihin sayfasına sinmiş sesini,
Devirlere dar gelen, anlarda her şeref yükünü.
Yandığım ve sönemediğim, en büyük ateşin tam içindeyim,
Şehit, gazi, nefer deyince, serden ve yardan öte ne varsa.
Dönmeyi hiç düşünmedim dersem, yalan olmaz,
Kahramanlık dünyasının, ebedi yasasından.
Kutsal davamdın benim,
Son kavgam, yine de sen.
Kayıt Tarihi : 6.12.2025 00:03:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!