gün yayını çekti menzilden
süzüldü karanlığın iç yankısı dağlara
çoktan kanatları koptu kuşların
uçuşan telekleri savurdu solgun yelpazeli rüzgâr
ora (cık) da çırpınan özgürlüğü parçaladı
salyalı kuduz köpekler
oy! derdimin diş kovuğu
oyula oyula bıçak kemiğe, cansa mahpus duvarlarına...
kirpiği dumanlı acılar, mayın döşeli alnımda kör mühür
hangi ananın böğrüne dokunsa, ağıt çiseleyen parmaklarım
dudağım-da ateş mazgalı, dilim yangın
hangi toprağın karnını deşsem ırmaklar dolusu ceset
ben- doğdum doğalı
sağ yanım ölü, sol yanım-sa ağzı kırık testi
ben- bildim bileli
her seher iki kaşının ortasından vurulur gök
kurşuni şafağın dudağında karanlık çadır, g ü n e ş doğmadan ölür
ve ıslığı körüklü bulutlar keder döker, oluk oluk kanar vadiler...
oy! alnımın kara yazgısı
avuçlarım kaşınıyor, dilimde şahmeran çılgınlığı
zihnimde deli taylar, gümüş yelelerinde çelikten yıldızlar
evreni ters düz edip, embesil dünya’ya kazan kaldırasım
rahmimde ö l m e d e n tek canlı t o h u m
gözlerimin ahraz köşegeninde saklanan s o n ı ş ı k
s ö n m e d e n
miyarlarca beyaz iskarpinli çocuklar doğurasım v-a- r
ç e k i l i n y o l d a n...
25/09/2012
Ayşe UçarKayıt Tarihi : 18.12.2012 23:54:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)