İnsanlar bize çok şeyler anlatmaktadır ve biz ise sadece bize anlatılanları bilmekteyiz. İnsanlar cahil olduklarına göre ve bize anlattıkları basit formüllerden öteye gidemediğine göre bilgilerimiz hiçbir şey bilmemekten öteye geçememektedir.
Sadece bize anlatılanları bildiğimiz için Sokrates’in “ Bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğimdir.” sözü gerçeklik kazanmaktadır.
Her şeyi yaşadıkça öğrendiğimize göre ve yaşadıklarımız iki nokta arasındaki bir çizgiden öteye gidemediğine göre bildiklerimiz sınırlı kalmaktadır.
Bazen ise insanlar ezbere yaşarlar ve bildikleriyle yetinirler.Oysa Sokrates bildikleriyle yetinmeyip daha çok şey öğrenmek isteğini vurgulamaktadır.İlim bir insanın öğrenme isteğiyle başlar.Öğrenme isteğini ise, hiçbir şey bilmeme duygusu ayaklandırır ve kişi o duyguyla boş boş oturmaktan bıkar, ayağa kalkar.
Aynı zamanda Sokrates bu sözüyle kendini küçümsemektedir ve evreni yaratan varlığa seslenmektedir.Her şeyin bir düzende gitmesinden dolayı, bu her şeyin arkasında üstün bir zekanın hakim olduğunu savunmaktadır.Kendi zekasının bunu anlama yetisinde olmadığını vurgulamaktadır.
İnsan öğrendikçe neyi bilip bilmediğinin farkına varır ve kendini daha iyi tanır.Sokrates kendisinin farkındadır ve birçok şeyi anlamlandırma noktasındadır.
Kayıt Tarihi : 6.5.2008 10:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!