Ufacık bir ateşin sulu akar gözleri,
Kan gölüne boşalır yağmurdan külleri
Kimse hesap soramaz hep korkaktır bakışlar
Yılların cesareti zehir yapmış dilleri
Kemikler sığmıyorsa beden bırakıp gitsin
Kısa gelen yorganı şimdi ayak ne etsin
Her şey yerli yerinde; havuz başında servi
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Devamını Oku
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,