Kaç yıl oldu avareyim, dolaştığım ömür yolu
Beni iflah eylemedi düştüğüm bu haletten
Bir an senin nazarından kaybolmaktı vahşet bana
Bundan korktuğum kadar hiç korkmazdım kıyametten
Demek, böyle çizilimiş benim de talihim:
alnıma yazılan garip bir zaman
ve bir o kadar da saçma bir mekan...
Belki de diyecek çok sözüm vardır,
uyuşmadığı için kimseyle duygusal zekam,
artık kabullenmişim:
Bakışların - Mayıs ayının ortasında beklenmedik kış fırtınası...
Örtünmeğe şans tanımaz,
düşünmeğe fırsat olmaz...
Sen de hiç düşünme artık,
zaten,
düşündüğün gibi değil,
Bir koyu şaraptı gülüşlerin de
Öncesi meyhoştu, sonu meşakkat
Hayatın özünü sarhoş kavradım:
Hasleti meşakkat, konu meşakkat
Sarhoşken aklımı dumanın sardı,
Bilirim, mutluluk olmaz sonsuz,
Bir anlık yüzünü görsem de olur
Senden kurtulmanın yolu yok zaten
Sen beni kendimden kurtar, ne olur...
Bir işe yaramaz unutkanlığım
Öyle perişan etmiş ki bizi gördüklerimiz
Gece-gündüz yoluna göz yaşı dökdüklerimiz
Ne zaman kalbimizin mihneti izhar oldu
Bize avare dedi derdini böldüklerimiz
Her adımda benimle
birlikte adımlar
sessizce ve usulca
nice-nice özlemek.
Sevgi sonsuz olunca,
hedefin ise yolsuz,
İçimde yeni ben var
Ruhunda senin izin
Bir az melankoliklik,
Azıcık da narsizm
Bende saklı yüz kapı,
Cehennem dediğin ne ki...
Geçen gün Allah’a sordum,
dedi: sevginin ateş
ve ya ateşin sevgi katılmış hali,
tek farkı - ebediliği...
Artık cehennemi de gözümden düşüremezler,
Derin bir çatışmayı çözmekteyim geceden beri,
tebrikler:
Aklımı oynatmayı da becermişsin nihayet
İçimde iki benle savaştayım durmadan
ikisi de senden uzak,
ikisi de sana hasret...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!