Kim bilebilecek yalnızlığın nereden geldiğini
Belki uzak bir söğüt dalından
belki de cam ve çerçeveden her an
içeri girecekmiş gibi
Girip bir daha hiç gitmeyecekmiş gibi
Kim bilebilecek yalnızlığın nereden geldiğini
Açıklayan yokmu bana bu derin ve veciz sözü
Kimse yaşamadımı camsız ve çerçevesiz akşamları
Niye söylemiyorsunuz o güzel yalanları
Yoksa unuttunuzmu söyleyeceğiniz palavraları
Açıklayın bana,bulmaya çalışın derdimi
Kim bilebilecek yalnızlığın nereden geldiğini
Ben söğüt dalındaki bir yaprağım
Yalnız akşamların yalnız saatlerinde bir abdal'ım
Bilirim yaşananları ve anlarım yaşayanları
Kim söylemiş anlamam o palavraları
Ben söğüt dalındaki bir yaprağım
Kim bilebilecek yalnızlığa ne kadar muhtacım
Etmeyin bana dostlar, bir derviş'im yollardayım
Beni yalnız bırakmayın bu akşamlarda
Atmayın beni aç kurtların ortasına
Etmeyin bana dostlar söğüt dalı var arkamda
Ben susamışım söğüte,söğüt susamış bana
Yalnızlık susamış bana susamış ikimize
İkimiz susamışız, susamışız herkese
Beyaz bir güvercin geçmekte söğüt dalından
Gördünüz mü dostlar kanat çırpınışını
Bir el uzatıp alacak kadar
Önümüzden geçiyor bir güvercin,birde söğüt dalı
İkisi aynı anda aynı yerde gibi
İkisi farklı yerde farklı zamanda yabancı gibi.
Kim bilebilecek yalnızlığın nereden geldiğini
Belki uzak bir söğüt dalından, belki de
cam ve çerçeveden her an içeri girecekmiş gibi
Kim söyleyecek beyaz bir güvercinle gelmeyeceğini
Ama kim söyleyecek aynılıkları farklı göstermeyeceğini
Kim bilebilecek yalnızlığın nereden geldiğini
Kim söyleyecek söğüt dalını,camı,çerçeveyi,güvercini..
Kayıt Tarihi : 22.7.2006 16:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!