24.10.1966 ERZURUM TEKMAN
SİZLERE BEYANATIM
Görmeyin hakir beni,
Aldanarak kel'ime.
Mat etmek için seni,
Yeter iki kelime
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Hak yolunda olmak ve hakkın emrine uymak için illa da nara atmak gerekmiyor İsmet bey kardeşim.
Burak diye bir varlık yoktur. Kur'anın-İsra suresi dahil- hiç bir suresinin hiç bir ayetinde ne Miraçtan bahis vardır ne de Burak'tan. Dahası; bu gibi iddialar bizzat İsra suresinin 90. ayetinden sonraki 6 ayetinde yalanlanır. Bunlar uydurulmuş rivayetlerde geçen efsanelerdir. Bu konuda detaylı bilgi edinmek istiyorsanız İnternet'te mevzuyla alakalı en yetkili kişilerin videoları mevcuttur, lütfen onları bir dinleyin.
Hayırlı çalışmalar.
Peygamber Efendimiz Miraç’a nasıl çıktmıştır? Miraç hadisesini anlatan hadis-i şerif.
İsrâ hâdisesiyle Mescid-i Harâm’dan Mescid-i Aksâ’ya götürülen Peygamber Efendimiz’e, buradan semâvâta urûc etme, yâni Miraç şerefi bahşolundu. Gerçekten, Mescid-i Aksâ’ya varan Hazret-i Peygamber buradan Hazret-i Cebrâîl’in rehberliğinde “Sidretü’l-Müntehâ”ya kadar çıktı.
Kâinâtın Efendisi Sertâc-ı Enbiyâ -aleyhissalâtü vesselâm- Efendimiz bu hâdiseyi şöyle anlatırlar:
“-Ben Kâbe’nin Hatîm kısmında uyku ile uyanıklık arasında idim... Yanıma merkepten büyük, katırdan küçük beyaz bir hayvan getirildi. Bu Burak’tı. Ön ayağını gözünün gördüğü en son noktaya koyarak yol alıyordu. Ben onun üzerine bindirilmiştim. Böylece Cibrîl -aleyhisselâm- beni götürdü. Dünyâ semâsına kadar geldik. Kapının açılmasını istedi.
Rabbime emanet olun hayırlı geceler
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta