az kaldı
geliyorum korkuların üstesinden
sessizliğimle bozdum
yere kapaklanmış yalnızlığın
uterusunu
duvarda yankılanan es geç sesleri
çivisi çıkmış çerçeveler
aklımın merkezinde kazılar
taşan ırmak
ve kopan çığlıklar
sızıntı üzerine sızıntı
çıldırmak üzereyken gece
tanrı yetişti imdadıma
....kurtuldum
ağzı açılmamış onca mektup yazdım
iğneli sözler
tıka basa çuvalla
gamsız, tasasızlar ordusuna postaladım
bilir misin..?
kaç asır'a bedeldir ölüm
kaç zindan bir hayat eder
hangi emek bir evlat karşılar
ayıklamaya çalışırken pirincin taşını
taş üzerinde taş bırakmadı zalimler
toprağın ruhunu zehirlediler
aşk uğruna arşınlandı
delindi dağların bağrı
dolu dizgin sevdalar yaşandı
ölümsüz şiirler doğdu
çöllerde süründü mecnun
kâh şirin oldum
kâh leyla
örselenmiş yerlerimden öp
.... özledim
hesapsız oluşu sevdim bu dünyada
sevmedim yüzsüzlüğü
tutundum inançların kanadına
ezber bozdum aritmetik sayılarda
vazgeçtim ömürden
kollarını aç giderken
çağır beni yardıma
akarken çocukların gözyaşı yüreğime
un ufak oldum umman da
duy sesimi
allah aşkına
daha fazla
....kana(kı) tma.
onbir/ağustos2014
Sevgi Batbay ÖzçelikKayıt Tarihi : 13.8.2014 13:33:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Sevgi Batbay Özçelik](https://www.antoloji.com/i/siir/2014/08/13/sizinti-32.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)