Sizin Korteksiniz Gelişmiş mi?

........Sevgili Dostlar,
Beni okuyan dostlarım sizlere ahkam kesmek gibi bir tavır o kadar gücüme gidiyor ki...Ki her bilim dalından elli gram bilmek hatta o elli gramında net doğruluğu ne kadar...Zor geliyor bana. Ama bana şu da zor geliyor ben şundan anlamam, bundan da anlamam 'bana ne 'diyemiyorum,diyemem.Bu
işi uzmanları konuşsun deseniz,e konuşmuyorlar.Herkes kendi iç dünyasına
düşmüş, acı ki ne acı.Bu yüzden kızın,darılın ya da takdir edin yazacağım.Be
nim düşüncelerime en uzak da olsanız en yakın da...Sizleri tüm insanlığı sevi
yorum.Katıksız,karşılıksız seviyorum.
.........Bana göre Türkiye çok kötü anne, baba adayı yetiştiriyor yani aslında yetiştiremiyor.Saldım çayıra mevlam kayıra.Annelik, babalık çok ciddiye alına
cak bir şeydir.Japonya'da bir anne adayı 24,bir baba adayı 18 kurstan geçiyor sertifikaları tam olmadan evlenemiyor.
.......Bir anne vatana millete hayırlı evlat da yetiştirir diğeri vatanın başına güçlükler yaratan evlat da yetiştirir.) '92 ya da '93' yıllarıydı.Güneri Cıvaoğlu'nun Abdullah Öcalan'la yaptığı röportajı hiç unutmam.Abdullah Öcalan 'Abdullah Öcalan 'olmadan önce onun bir çocukluğu var.Annesi ve babası var.Babası Ömer Bey mütevazi kendi halinde.Ama bir de anneye göz atın:
Abdullah Öcalan bir çocuğa dövüldüğü zaman annesi ona 'git döv' dermiş.Dövemem anne o benden büyük,deyince annesi onu bir odaya kapa
tırmış,aç ve susuz.Öcalan diyor ki röportajda açlık canıma tak ederdi 'Tamam
anne döveceğim.'sözünü verdiğimde bir lokma ekmek verirdi ve ben de onu dövene kadar çalışırdım,döverdim.Kim suçlu, söyleyin? (Kendinizi o yaşta hissedin aç konulduğunuzu bir düşünün) O anneyi, babayı yetiştirmeyen o günün vurdum duymaz, halkı kandıran politikacılar mı,anne- baba mı, Abdul lah Öcalan mı? Yine Abdullah Öcalan şunları söyler:Başka bir dama konan güvercinimi canlı canlı tüylerini yolarak öldürdüm.Öldürdüğü aslında güvercin değil ona zulüm yapan annedir.Psikolojideki güçlüye güç yetiremem, güç süzden öcünü almayı yansıtmadır.Yine,başka sürüye giden köpeğini değnekle döve döve öldürmüştür.(Abdullah Öcalan eğer bir davaya inanıyorsa Kürtler'in ezildiğine ve mücadele etmek istiyorsa etsin.(Saygı duyarım barışçı mücadeleye) Ama kuşun kanadına dokunmadan etsindi.Neden ölüm ve yıkıcılık.bunun altında çocukluk yaşantısı var. Hindistan'ın Dalaylama'sı,Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Nelson Mandela'sı olabilirdi.Ama onların çocukluğu gibi barışçı ve sağlıklı bir çocukluk yok ki Abdullah Öcalan'da,olmayanı ondan isteyebilir miyiz? Kim suçlu.Suçlu olan o dönemin görevini yapmayan politikacılarıdır.Sağlıklı bir aile,ruh sağlığı yerinde bir çocuk ve yetişkin...Bunu sağlamak gerekliydi.
........Sayın Civaoğlu'nun röportajında yine Öcalan Ankara'da Tapu Kadastro Okulu'nda okurken Hacıbayram Camii'inden çıkmazmış.Namazını kılarmış. Burada bir şey var açın bakın İslam'daki sapan 'Cihat anlayışına' Abdullah Öcalan'ın kavgası tıpkı, tıpkı Üsame Bin Ladin'in mücadelesine benziyor. Benim İslam'dan anladığım cihad insanları 'beyin' olarak fethetmek.Ama bugün Türkiye'de Hizbullah örgütünün domuz bağlarını,Malatya'daki bıçakla kesmeyi anımsayın.Irak'taki Türk şoförlerinin El Kaide tarafından kesildiğini
gözünüzün önüne getirin bir de PKK nın minübüslerdeki yanmış,kömür gibi olmuş insanları...Gözünden vurulmuş bebekler...Daha geçtiğimiz gün Şırnak'ta öldürülen askerlerimizin gözüne kurşun sıkmaları....Bunları üstüste koyun Abdullah Öcalan'ın yaptığı mücadele 'alternatif şeriatçı'lardan alınmış tır.Aynen acıma yok.Demek ki Abdullah Öcalan'a din (Mevcut alternatif din anlayışı) de bir şey vermemiştir. Çünkü bu ülkede dini, menfaatçi politika cılar Şeyhlere bıraktı.Şeyh in şeriat anlayışı da bu:'Kes kes kes,insanı kes! '
......O zaman gidelim Şeyhe o niye insanı kes diyor.Çünkü ona da öyle öğretildi.Bu işin aslı ne olabilir aslı ekonomik paylaşımdır.Dinde insanların paylaşımını başaramamıştır.Çünkü suflörlükle yani insanlara Allah'tan kork,hak yeme demekle, öğütlerle bu işler olmaz.Din değişmiş doğrulardan sapılmış..Bir ülke sağlıklı,sevgi dolu,sevgiyi özümseyen,hakkına razı olan,başkasının hakkı söz konusu olunca ben aşağılık mıyım haketmeden alayım...düşüncesine sahip olan bireyler yetiştirmedikten sonra,biz bundan kurtulamayız.Kaldı ki Kur'an 'ı Türk,Fransız...bir kişinin kendi dilinden anlayacağı şekilde okumaması o insana çok büyük haksızlık Zulümdür. Ekonomi bana çalışsın diyenler okutmuyorlar.Kur'an ı kendi dilinde okumayan insan kendine zulüm yapıyor.İnsanlığa da...Çünkü her insanın beyni derya denizdir.Kur'an'ı anlamayan bir insan onu yaylana yaylana seslendirecek ama şeyh in değerlendirmesi ve gözü ile toplum hayatına bakacak.Buradan bakınca Mustafa Kemal'in ne büyük İslam olduğuna hayran hayran bakıyorum.Ne demiş Mustafa Kemal beynini heba etme.Dinsel düşünceni kendin edin.Senin beynin,şeyhin beyninden küçük değil.Şeyh de bir beşerdir yanılabilir.Bugün en azılı Atatürk düşmanı Atatürk'ün sayesinde bu ülkede vardır.Onun sayesinde camiye gidip ibadetini ediyor.Mustafa Kemal'in sayesinde istediği anda Kur'an 'ı Türkçesinden okuyor, anlıyor.Fevzi paşaların,Kazım Karabekir ve Halit Paşaların karşı çıktığı Mustafa Kemal'e bir bakın(Din anlayışı konusunda) .Ve bana söyleyin arkadaşlar.Mustafa Kemal yapmasaydı Kur'an 'ı kim dilimize tefsir ettirecekti.Bugüne kadar kimse cesaret edemezdi.Biz yine Arapça'yla devam edecektik.Ben Arapça'ya, Sırpça'ya, İngilizce'ye düşman mıyım? Asla. Ama insanların beyninde dinin oluşması, dinin doğru oluşması için dilimizde öğrenmemiz lazım.Bakın menfaatçi politikacılar ezanı tekrar Arapça'ya çevirmişler.Oy için.Ezan nedir? Camiye çağırış.Kur'an da var mı? Yazılı mı hayır.Ne olur Türkçesinden çağırsa. Camiye gitmeden Türkçe ezan onun kafasında neler oluşturacaktı,Arapçası neler oluşturuyor? Ama aklınızla cevap verin suflörlerin öğütleriyle değil.Ne olur Kur'an'ı anlasa insan.Beyhudedir Kur'an'ı Arapça sı'ndan okumak harfleri Arapça'ya çevirmek ve dilin Arapça olması. Bazı insanların Kur'an okununca huzur verdiğini söylerler.Arapça okunurken sizene söylediğini anladığınız için mi huzur veriyor yoksa müziksel yön mü? Eğer müziksel yön size huzur veriyorsa dinin amacı müziksel yönle insanları dinlendir me değil,psikolojik terapi hiç değildir.Sizin Kur'an dan huzur almanız için onu öğrenip beşeri hayatınızı düzenlerken ondan yararlanmanız,neler dindir,neler din değildir bunları öğrenmeniz size huzur vermelidir. Camiye, mevlüte ruhunuzu dinlendirmek için gitmeyin öğrenmek için gidin,dini anlamak için gidin.Yoksa ki insan bir şelalenin başına gidip orada da huzur bulabilir.İnsanların kendi dilleri genlerindedir.Yıllardır Türkiye'de Türkçe okutuluyor ama Güneydoğu insanı hala eğitimsiz mahkemede tercüman kullanıyorlar.Arapça harflere geçmekle beyin korteksi iyice kalınlaşacak.İyice zavallılaşacaktık...Bu Arapça'nın suçu değil anlamamzlığın suçu olacakt..
..........Abdullah Öcalan'a dönelim.Lice 'de arkadaşlarıyla örgütü kuruyor sanırım 1978'de.Çünkü o kırsala dönmüştür mücadele bölgede olmalıdır, diye düşünüyor.Abdullah Öcalan'ın mücadelesi(aslında bilinçaltında) anne iledir.Kendisi büyüdü anne artık kendinden güçsüz kaldı, ama çocukluğunda yaşadığı eziklik devam ediyor.Annenin yerini devlet aldı.Güvercinin yerini o yörenin insanları aldı.Halka büyüyerek asker,polis oldu.Abdullah Öcalan'ın ruhu çalkantılı.Acılar yaşıyor.(Şimdi bana diyorsunuzdur bu insana sen acıyor musun?) Ben bir şeyi ortaya sermeye çalışıyorum.Sebep olduğu ölümler,acıların bende verdiği acılardan, üzüntü bulutundan ona acıyacak durumum kalmadı ki...Şehitlerin anne babaları,o yöre insanımızın helak olması,açlık,susuzluk,eğitimsizlik,devletle PKK arasında kalmışlık,şeyhler
yüzünden hayatla mücadelede beyni kullanamamazlık,halkın parasının eğitime gideceğine silaha gitmesi...Ben nasıl Abdullah öcalana acıma sırasını getireceğim söyleyin, sıra gelmez.
.......Evet 12 Eylül oluyor.Abdullah Öcalan şunu diyor.Bizi öyle sıkıştırdılar ki arkadaşlara dedimki Diyarbakır karayoluna çıkıp Gaziantep e gitmek üzere yola çıkalım.Silahlarınızın namluların otomobilde aşağı çevirirsiniz.kaçacağı
mı 3-4 kişilik ekipten başka kimse bilmeyecek benim örgütü terkettiğimi... Yolda çevirme var.Aranan, Abdullah Öcalan.Bir sürü araç dizilmiş aranmayı bekliyor.Asker sırtını yola dönüyor.Öcalan diyor ki asker görmüyor, gazla.Ve asker ihmal ediyor Öcalan kurtuluyor.Geliyor Hatay Cilvegözü'ne (Dostlar 14-15 yıl önce okudum yerleri karıştırma olabilir.) Bir subay ya da astsubaya 300 bin lira rüşvet vererek Suriyeye geçiyor.(Bu subay neden araştırılıp tesbit edilmedi?) Ve Mustafa Kemal beynimde şimşek gibi çakıyor:
' Vazifeyi ihmale götürmek vatan hainidir.' Bu ihmalde değildir.Bu 35 bin insanımızın ölmesi,bu trilyıonların insanların hizmetinden alınıp kurşun yapıl masıdır.
.......Bunların hepsi beyin korteksimizin gelişmemesindendir.Avrupa insanının bizim insanımızdan farkı beyin korteksinin gelişmesi.Bizim insanımız bir defa bilime aşık değil.Merak yok,araştırma yok.okumak yok.E yoklarla bu kadar olur.Bizim insanımız siyasilerin ne olduğunu ölçüp biçmezler,korteks gelişmemiş ne ile yapacak? Bizim insanımız görmek istediğini suflürlerin (Şeyhlerin ve uyanıkların) onlara empoze etmek istediklerini yaşamak isterler.
Abdullah Gül cumhurbaşkanı olsun dediniz.Peki o da bu vatanın evladıdır. Necdet Sezeri kötülediniz o da bu vatanın evladıdır.Her yıl Nejdet Sezer cumhurbaşkanlığı bütçesini yüzde dört artırıyormuş.Bugünkü gazeteleri bir okuyun.Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün bütçesi yüzde 63 artırıldı.Şimdi peşinde olun.O para bu ülkenin Cumhurbaşkanında.bakalım yüzde 63 artırdığı bütçe ile yüzde 630 bu ülkeye yararlılık getirecek mi? (Star gazetesi 19 Ekim Tarihli 55 milyon 560 bin YTL) Korteksiniz gelişmişse takip edersiniz.Mukayese edersiniz.Gelişmemişse görmek istediğinizi,duymak istediğinizi,yaşamak istediğinizi inatla sürdürürsünüz.
Not:1.Abdullah Öcalan Suriye'ye koyun tüccarı Ali diye tanıtır.Oradan Filistin Kurtuluş örgütüne ulaşır.Yaser Arafatla anlaşma yapar.Yaser Arafat der ki:Ben seni korurum tek şartla.Türkiye bizi desteklemiyor,İsraille anlaşmalar yapıyor.Sen Güneydoğu da eylemler yapacaksın ta ki Türkiye bizden yana olana kadar.(Buyrun size Yaser Arafat,buyrun Filistin; buyrun Yaser Arafat'ın müslümanlığı) Ve Abdullah Öcalan der ki güçlendik Bekaa Vadisine yerleştik Filistin Kurtuluş örgütünden ilişkimizi kestik.Peki o güne kadar Arafat'ın isteği üzere Güneydoğu'da ölenlerin Arafat'ın sol tarafından yazılacak mı acaba?)
Not:2.Ülke eğitim sistemlerinin amacı beyin korteksini geliştirmek.Korteksi gelişmiş bireyler yaşama farklı bakarlar edilgen değil etkindirler. Büyükle rimiz 'Kafası kalın' terimini kullanırdılar..Meğer doğruymuş eğitim alma yan,eğitim alsa da bilimsel düşünemeyen insanların beyin korteksi kalınmış.Bizim ülkemizde neden eğitim alınsa da bilimsel düşünülemiyor? Çünkü aile çok katı korteksi gelişmemiş aile kişide baskın.Beyin daha kü çük yaşta kilitleniyor.(İlk altı yaş önemli) Popülist politikacılar çocuğunu okula göndermeyen ailelere hoş görüyle baktılar.Vazifeyi ihmale götürdüler.15 yaşındaki çocuklar evlendi annelikten haberleri yokken biyolojik anne oldular ama bilgili,duygulu anne olamadılar.Bu katı anne ve babalardan ne elde edilir(İlk altı yaş önemli) Üniversiteyi bitirse de bilimsel düşünemeyen korteksi gelişmemiş insanlar elde edilir.Bir şeyin ne olduğuna bakmazlar. Nasıl görmek istediklerine bakarlar. Söz gelimi Atatürk'ü sevmiyorum diyenlere sözm araştırdın mı,mukayese yaptın mı? Yok.Korteks yeterince gelişmemiş görmek istediğini görüyor.Yaşamak istediğini yaşıyor.O kadar.
Not.3Köşk'e %63, vatandaşa %2+2 zam! AK Parti Hükümeti Cumhurbaşkanı'na %63 zam yaparken memur sadece %2+2'lik zamla yetinecek.

19 Ekim 2007 09:09
----------

Faizcinin cebine her gün 153 milyon YTL memurun cebine her gün 1 lira 97 kuruş.

Dostlarıma sevgilerle
Delta S X
19.10.2007