Sitem Şiiri - Hızır Azaklı

be hey çulsuz hanedan, ser sefil, tor bahçıvan,
hani sarayın, tahtın, okyanusların, havan
Güneşi aya katıp, şimşekleri yağdırsan,
yıllar sırtında külçe geri dönmez yelkovan

kaldın yürekle aklın mahşeri arasına,
hazır değildi yürek, bu aşk macerasına,
Nurdan gömlek diktirsen, giydirsen yarasına,
deli yetiştirildi, durmak zor durdurmak zor,

gözlerde sonsuzlaştı ufkun bittiği yerler.
“-Seni…” Dedin. Yutkundun. Boğuldu kelimeler.
Sustu bütün kainat, sendeledi perdeler,
Ne kadar zor ya rabbim, anlatmak ne kadar zor.

susturdun gökyüzünü, çözüldü gökkuşağın,
şimşekler paramparça, bulutlar darmadağın,
savruldu okyanusa, külleri yanardağın,
Alev alevi sardı, su vurmak, durdurmak zor.

Dışarda zemheri kış, titreyen düşen karlar
Sofrada Mihrimah' tan alıntı hatıralar,
Saplandı okyanusa şimşekler, yıldırımlar
Dağlanıp yanmak geçer, bağlanıp savrulmak zor,

kucakladı dalgalar yan yatmış teknemizi,
kâh zirveye taşıyor, kâh sürüklüyor bizi,
okyanustan doldursak, taşırsak testimizi,
taşsa da taşınacak mahşere durdurmak zor.

deli yetiştirildi,
durmak zor durdurmak zor..
sağarak çiçekleri en güzel nektarından
kan
gibi
volkan
gibi
yüreğimize katarak
ve yüreğimizden kotarılarak,
yağmalanmak istiyoruz.
‘sevdaların ateşinde yoğrulduk,
sevdaların ateşinde ısıtılıyoruz,
ölmekse ölmek,
bu yüreğimizle gömülmek istiyoruz.
gökyüzü, yıllanmış şarap
gökyüzü yüreğimizde.
sevda, deli yanardağ.
sevda, deli anafor,
bağlanıp savrulmak zor.
‘sevdaların ateşinde yoğrulduk,
sevdaların ateşinde ısıtılıyoruz,.
"ölmekse ölmek"
ve bu yüreğimizle gömülmek istiyoruz..

ah, istanbul Mart, 2012