Kasvetli bir akşam üstü
Bir ışık süzüldü
Şu karşı dağın ardında
Selam durdu
Tepelerin yeşili
Ve çalkalandı
Mavi deniz
Heyecanla köpürdü
Kürek çekti sandalcı
Yeşil engin dağlara
Martılar çığlık çığlığa
Denizden yeşile doğru süzüldü
Asumandaki heyecan
Verdi bulutlara bir can
Ve bulutlar dansa kalktı
Birden hayalime cemalin düştü
Başladı Sitarenin düğünü
Dedim yoksa bu bir büyümü
Dedim sitare dağları yakar
Denizler çalkalanır
Dağlar taşlar ona bakar
Aşkın çözer düğümü
Hemen koştum sahile
Ufkuna ayna tuttum.
Parmak saydım dilek tuttum.
Düğünümüz olsun diye
Gül döktüm yollarına
Ah Sitare Sitare
Gel artık kollarıma
Ah Sitare Sitare
Yıldızlar sana koştu
Ve bulutlar
El çırpıp alkış tuttu
Siyah lüle saçların
Şiir gibi hilal kara kaşların
Rüzgarlarda savrulan
Allı telli bir duvak
O berrak gelinliğin
Beyazlardan daha ak
Sitare aşkım benim
Sarsıldı birden bedenim
Yıldızlardan orkestra
Tempo tuttu bir ara
Ah Sitare Sitare
Sanki bu bir düşmü ne
Düşte girdin kalbime
Yarın akşam gel yine
O beyaz gelinliğinle
Kayıt Tarihi : 10.6.2022 16:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kaleminize sağlık.
Nice şiirlere.
Esen kalın.
Saygılarımla.
TÜM YORUMLAR (1)