Sisli İstanbul sabahı
Beyazıt tayım ey can
Her sabah
Tırmandığın merdivenlerin başında
Bir birine kur yapan mor güvercinler
Yine safta
Hep aynı
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
İçten gelen duygu dolu dizeler
kutluyorum tebrikler Nurettin bey tam p. 10
Sisli İstanbul sabahı
Beyazıt tayım ey can
Her sabah
Tırmandığın merdivenlerin başında
Bir birine kur yapan mor güvercinler
Yine safta
Hep aynı
Anladım ki mezun olamamışlar
Hukuk fakültesinden
Bilemem ki bunlar
Kaç ama kaç dikiş okumak da
Tatlı bir rüzgâr esiyor ey can
Kokun hala buralarda dolaşmak da
Yüzümde acı tebessüm
Soğuktan çatlayan dudaklarım
Ortaokulda icralık olup da
Haciz koyduğu
Üniversite mezunu dudaklarını aramak da...
Mükemmel bir paylaşım, ve vurucu bir final...Kutlarım, tebriklerimle...
güçlü bir final olmuş çarpıcıydı.
Çok ilginç bir duygusal betimleme...Şiirsel gücü tartışma götürmeyen bir çalışma...Saygılar sunuyorum...
Şiirin ilk bölümünde (bana göre) öyle bir taş, taş değil de bir dağ parçası atılıyor ki ilgili yerlere...
Çok, çok güzeldi...
Kaleminize sağlık sayın Nurettin Aksoylu...
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta