Günlerden akşamüstü,
Gök, pazartesi gibi boğuk.
Bir kazanın başında toplanmış birkaç teyze,
Kaynayan kanlarını izliyorlar neşeli neşeli...
Belli ki canları yanmış günün birinde,
Aldatılmışlar ya da al'danmışlar kanaya kanaya...
Söndürememişler içlerinin ateşini,
Ve her kadın gibi güle güle öldürmüşler benliklerini.
İşte böyle bir zamanda alışmıştım ben yokluğuna,
Gittiğinin haberi böyle bir zamanda gelmişti kulağıma,
Ben böyle bir zamanda gebe kalmıştım pişmanlıklarıma
Ve böyle bir zamanda yakmıştım cenneti ayaklarımın altında.
Bütün birlikteliklerin uçurumundan itmiştim kendimi yalnızlığa!
Böyle zamanlarda küsmüştüm çocukluğuma.
Böyle bir zamanda sevmiştim,
Böyle bir zamanda secdeye gitmişti ellerim,
Böyle zamanları özleyerek geçirmiştim günlerimi
Ve böyle böyle yok etmiştim faili meçhul kimliğimi.
Böyle bir zamanda sıratın üstündeyken vurulmuştum sırtımdan,
Teşhis konulamamıştı gözyaşlarıma.
Böyle bir zamanda asmıştım çaresizliklerimi balkona,
Böyle bir zamanda kaybetmiştim bütün mandallarımı.
Böyle bir zamanda unutmuştum ruhumu,
Bir hastanenin morgunda.
Ah adam, böyle bir zamanda gitmiştin sen
Ve beni böyle bir zamanda bırakmışlardı mezarlığa!
8iki11 | 00:05
MerveCeylan.
Kayıt Tarihi : 19.3.2011 01:24:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Merve Ceylan](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/03/19/sirtindan-vurulan-kadinin-kisacik-hikayesi.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!