boş bir yeri kapmışçasına / uzanıyorsun yanıma
kollarında azıyor nehirler
eski çağlardan kalma o son savaşçıyı,
takıyorsun peşime
sonsuz kıyılar kadar koşuyorum./ kovalıyorsun
uzun yol yorgunu dev dalga gelmeden önce,
bıyığının kaçak bir teli dudağımdaki morlukta kalıyor
üstüne kapanıyor busen.
kendine gelmeye çalışırken soluğun
nefesin kulağımda-ve; parmak ucun saç diplerimde yorgun
farkında mısın
//ebeledikten sonra Sırtını dönmüyorsun//
uçurumlara izin vermeyişini seviyorum en çok
zeytin dalı uzatıyor susuşun - sesin zaten seherin yeli
cennetten birlikte kaçmışçasına,
sığınıyorum koynuna
usulca sır verir gibi, avucuma bırakıyorsun elini
birlikte ipek çarşafta okşarken çekinceleri
yanaklarım dişlenmiş birer kızıl elma oluyor-olsun
utanmıyorum güzel adam
//gölgen ayıbı örtüyor//
çok şükür ki "ateş, hava, toprak ve su kokuyorsun"
Mine ÖzdemirtaşKayıt Tarihi : 8.4.2018 17:51:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!