Geceyi yaran bir nabız gibi,
Sirius yanar — uzak, ama dokunur içime.
Zamanın donmuş soluğu gibi titrer ışığı,
Yalnızlığın göğünde yankılanan bir dua.
Ben, karanlıkta yönünü unutan bir düşünceyim,
O ise sonsuzun sessiz tanığı.
Aramızda boşluk — ama belki de o boşluk biziz,
Sönmeyen bir arayışın ince çizgisi.
Ey ışığın en eski yankısı,
Sen mi bana bakarsın, yoksa ben mi sana?
Kimin gözünde kim yanar, kim donar?
Yıldız mı insana anlam verir,
Yoksa insan mı yıldızın kalbini duyar?
Bir gün, toz olur bedenim,
Rüzgâr olur, yıldız tohumuna karışır.
Belki o zaman anlarım,
Sirius’un ışığı neden hiç sönmez —
Çünkü o, varlığın hatırladığı ilk düşüncedir.
Sinan Bayram
Sinan BayramKayıt Tarihi : 9.11.2025 15:36:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.



ağzımda çivit mavi boya tadı,
süzüldü gözyaşı gibi,
dudağımın kenarından çeneme,
veremli bir aşkın ağzından,
gül kusması misal...,
bakışlarımı yaşama diktiğim gün,
kara kuru,
soğuk bir şubat öğlesi,
kanadından yedi tüyü yolunmuş martının,
doymuştu kalbi özgürlüğe…,
kafese susamıştı...,
ah,
ve kundaklayıp yazgımı
bir cami avlusuna bırakamadım…,
dinmek de bilmedi yasım,
ki hiç mi uzanmaz irşâd/işaret ehli ellerin,
kalbimin üstüne yârenim...,
nasıl ki ölüm erenler meşrebidir,
ve nasıl ki merhum ve merhumeler,
erlerce defnedilir…,
nûr içinde yol al kabrinde sen de,
faili meşhur bir menzile kurban giden,
alnı kınalı ve kozmik aşk,
ah;
TÜM YORUMLAR (1)