Müdürümüz Tekin Arif
Söz sahibi olur herif
Kuvvetli ol, olma zarif
Sıralarımı unutma
Sıraların hepsi kırık
Çivi tutmaz hemde çürük
Her geldikçe bunu derük
Sıralarımı unutma
Oturaklar sıra sarhoş
Duruyorlar hepsi mayhoş
Görünümü hayli nahoş
Sıralarımı unutma
Söz vermiştiniz vermeğe
Ayıp olmaz mı dönmeğe
Kördüğüm vurma imleğe
Sıralarımı unutma
Umarım sıralar olur
Vaadler yerini bulur
Dostlar da sözünde durur
Sıralarımı unutma
Demeyesin şöyle oldu
Bu sene de böyle oldu
Hani söz vermiştin noldu
Sıralarımı unutma
Ne masası, ne sırası
Okulun yoktur parası
Sıra vermenin sırası
Sıralarımı unutma
Çürümüşler bu ne iştir
Çivi tutmaz hayli güçtür
Çabuk sıralar kavuştur
Sıralarımı unutma
Aman beyim derdim çoktur
Okul var da sıra yoktur
Bu yaraya sensin doktor
Sıralarımı unutma
Minettarız bilki size
Bizi getirmeyin dize
Sıralar çıkmıyor yüze
Sıralarımı unutma
Ben söylerim hep sırayı
İnşallah bozman arayı
Bize giydirmen karayı
Sıralarımı unutma
Baştan verilmemiş sıra
İşte kaldım şimdi dara
İnsan istiyor ki kıra
Sıralarımı unutma
Sıra dedik bizler yandık
Verilecek diye sandık
Defalarca kandık kandık
Sıralarımı unutma
Aman Müdür Bey'im aman
İşte şimdi iyi zaman
Eskilerin hali duman
Sıralarımı unutma
Fidan getmişti eyledim
Pişiriciye söyledim
Çok minnet rica eyledim
Sıralarımı unutma
Her gelişte Ziya Bey'e
Söylüyorum sıra diye
Verilmezse hele niye
Sıralarımı unutma
Bekir Bey de bilir bunu
Ne olacak bunu sonu
Hanı sıralarım hanı
Sıralarımı unutma
Size söylemeden geçmem
Üstatsız da kadeh içmem
Sıralardan hiç vaz geçmem
Sıralarımı unutma
Sizde başlar sizde biter
Onbeş tane sıra yeter
Sıraların derdi beter
Sıralarımı unutma
Bak tütmüyor benim bacam
Ne gündüzüm nede gecem
Kusura bakmayın hocam
Sıralarımı unutma
Bilirim siz çalışkansız
Çalışmaya alışkansız
Necmi zayıf düştü cansız
Sıralarımı unutma.
Kayıt Tarihi : 29.1.2008 11:13:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
1972 yılı Eylül ayında Erzincan Ortayurt Köyüne öğretmen olarak atamdım. Köyü önceden de tanıyordum. Köyde okulda her şeyi ile mükemmeldi, istediğim yerdi. Ancak sıralar ve oturaklar çok eski yıpranmış artık kullanılmaz durumda idiler. Keser ve çiviler devamlı hazır duruyor kırılıp döküleni tamir ederek kullanıyordum. Milli Eğitim müdürlüğüne her yıl yazmış olduğum dilekçelerimde tamam sana sıra verelim diyorlar fakat vermiyorlardı. Üç dört yıl hep aynı devam etti, alamadım veya vermediler. İlköğretim Müdürümüz Arif Tekin elimizde sıra var amma önce yani yapılan okullara vereceğiz kalırsa sana da veririz diyor, hiç artmıyor bana sıra verilmiyordu.Ayrıca her aybaşlarında milli eğitime gittiğimde mutemedimiz Ziya Başkaynak aynı zamanda okuların beslenme işleriyle ilgileniyordu. Bizim ağabeyimiz sayılacak yaşlı öğretmenlerdendi.ona söylüyorum bana yardımcı olmalarını istiyordum. Ayrıca teftiş için köye gelen müfettişlere söylüyor bana sıra verilmesini istiyordum. Şef müfettiş Bekir Bölük Bey’e de söylemiştim. Yine yaşlı öğretmenlerimizden Mehmet Pişirici Kamyonla tarlası olan köy okullarına kavak fidanı dağıtıyordu öğretmen okulun yerine diksin diye. Benim köye de getirmişti. Fidanları bıraktılar kendisine ricada bulundum, hocam sınıfa gir sıralara bir bak bu ay başında geldiğimde size geleyim ilköğretim müdürüne birlikte gidelim sıraların durumunu gördüğünü söyle sıra alabilmem için bana yardımcı ol dedim. İçeri hiç girmedi sana inanıyorum aybaşında gel tamam dedi.Sevinmiştim lakin yinede güvenemiyordum ilköğretim müdürümüz ne diyecekti. Sıralar için müdür beye bir şiir yazayım belki hoşuna giderde bir şeyler olur diye düşündüm ve yazdım.Bu şiiri kendisine nasıl verecektim okumasını nasıl sağlayacaktım elbet bir yolunu bulurum diye düşündüm. Aybaşımda gittiğimde yazıp hazırlayarak cebime koydum. Aylık Alırken yine Ziya Bey’e söyledim. Mehmet Pişiricinin odasına giderek hocam ben geldim dedim. Hemen kalktı yerinden haydi gel söyle ben de destekleyeyim dedi.Yazmış olduğum şiirden onun haberi yoktu. Gittik söyledim, oda destekledi gerçekten ama müdür birkaç okul saydı bunların ihtiyaçlarını görelim artarsa tamam diyordu. Hocam dedim bildiğiniz gibi değil bu sıraların yüzünden uykum kaçıyor oturup akşamları onlarla ilgili destan yazıyorum dedim.Maksadım yazdıklarımı ona vermek, okumasını sağlamaktı. Bana ne destanı dedi.Bende cebimde isterseniz vereyim okuyun dedim. Ver bakayım neymiş o dedi.Çıkardım verdim okumaya başladı bir taraftan da gülüyordu, odacısını çağırdı bana otur dedi şiiri şef müfettiş Bekir Bölük Bey’e gönderdi. Bana döndü bügün köye git yarın bir traktör gönder köylülerden ikide kişi gelsin bana uğrasınlar vereyim alsın gelsinler dedi. Dünyalar benim olmuştu, sanki bir zafer kazanmıştım. Çok mutluydum.
![Necmi Uçar](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/01/29/siralarimi-unutma.jpg)
ŞİİRE GELİNCE ANLATILAN KONUNUN MİLLİ EĞİTİM İÇİNDE NASIL ZORLUKLARLA BİR BÜYÜK MESELAYA DÖNÜŞTÜĞÜNÜ ÇOK İYİ BİLEN BİRİYİM.
O ÖĞRETMENLİK DÖNEMLERİNİN BİR ÇOK ZORLUĞU ARASINDA EN CAN SIKICISINI ELE ALIP KONUYU OKUYANLARILA ŞİİRSEL BİR ANLATIMDA PAYLAŞAN YÜREĞİ KALEMİ KUTLUYORUMSİZ SAYGIDEĞER NECMİ HOCAMA SAYGILARIMI İLETİYORUM.+10 TAM PUAN
Ne gündüzüm nede gecem
Kusura bakmayın hocam
Sıralarımı unutma
Bilirim siz çalışkansız
Çalışmaya alışkansız
Necmi zayıf düştü cansız
Sıralarımı unutma.
Çok harika,akıcı dizelerinizi beğeniyle okudum.Yüreğinize sağlık saygılar sunuyorum...
TÜM YORUMLAR (6)