Sınırı var mıdır hasret çekmenin!

Nermin Erol
10

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Sınırı var mıdır hasret çekmenin!

şimdi çok yorgunuz
yalnızlık uzatıyoruz rıhtım boylarında
dinmiş nabız atışlarımız

acı
çığ akışlı
en katıksız sancılar vuruyor göğsümüze

kim görecek
kim gülecek artık güzellikler adına
binlerce kanat sesiyle, umuda dost günlerimiz çoktan bitti
yeniden yok olmanın zerresiyle bir gecedir artık duruşumuz
susuyoruz en karanlık yerinde bölünerek

oysa, çocuksu sesimizle pembe düşler kurardık
o coşkulu sevinçler de yok artık
dudaklarımız solgun, dudaklarımız avuntusuz

soldu doğan günün şafağı
zaman kurşun gibi vurdu şahdamarımızdan

öpülmemiş huzur kanıyor
kara ırmaklar dökülüyor gözlerimizde
son parıltı da söndü
umut aranır mı umutsuzluğun gölgesinde
nesi kalmış ki avuçlarımızda kederinden başka

ey acıları ömrüme kurdeleyen
inip yüreğimin mahzenine gör yıkık kentlerin hikayesini
yaşamak, birkaç solgun anının serüveniyle oyalamak mıdır ruhu
söyle, bu sürüklenmeye can mı dayanır
simsiyah boşluklara düşer bedenim
bedenim kımıltısız kalır

bir avuç huzurun özlemi, anne gülüşü gibi dağılır saçlarıma
çatlatır toprağı, derinlerinde okyanus kurutulmuş suskunluğum

sınırı var mıdır hasret çekmenin
kıyamete mi çengellendi vuslat
öyleyse es rüzgar
es

bizden bir nakarat kalsın geriye

‘’unutup duru suların iyimserliğini, kah öfkeyle, kah özlemle kavrulacağız
şimdi yağmursuz bir toprak gibi, durup durup çatlayacağız’’

17 / 10 / 2009 / N_Erol

Nermin Erol
Kayıt Tarihi : 9.1.2011 21:07:00
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Nermin Erol