İstanbul'a...
.
Sana bu sabah çok eskilerden...,
mesela...,
Pierre Loti 'nin., servi ağaçlarının en çok Haliç rengi olduğu Eyüp sırtlarındaki bir tahta masaya yaslanmış yaşlı sandalyenin., yaşama tutunur gibi yerinde tutunmaya çalışan çivisinden....
ya da
Claude Farrére' in., daracık Çemberlitaş caddesine yeni döşenmekte olan elektrikli tramvay hattının raylarına uzaktan bakarak hüzünle kişneyen yaşlı bir tramvay atının yelesinden....
Bu yağmur... bu yağmur... bu kıldan ince
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Devamını Oku
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik




Herşey için çok geç der gibiydi şiiriniz,kutluyorum Sn:Çeştepe saygıyla
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta