Sille-i Devlet Şiiri - Basri Şimşek

Basri Şimşek
11

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Sille-i Devlet

Ayakları vardı, yumuşacık, bembeyaz,
Ne ıslandılar karda, ne gördüler ayaz.
Arada hayran hayran onlara bakardı,
Bazen krem çalar, bazen kına yakardı.
Sabah, akşam, daha belki üç zaman,
Yıkardı ayaklarını, gün çıkmadan.
Derken, devlete kapağı attı,
Gâh orada, gâh burada yattı.
Dar kunduralarıydı tek derdi,
Makamında ekseri terlik giyerdi.
Özel kalem müdür yardımcısıydı,
Yani boş gezenin boş kalfasıydı.
Bu nedenle geldi belki Soma’ya,
Kimsenin cesareti yoktu sormaya.
Bir maden, 301 cana mezar olmuştu,
Simsiyah sinelere öfke dolmuştu.
İlkin dışarıda cılız bir ses yükseldi,
Sonra kaportaya bir tekme geldi,
Hemen şoföre “dur” diye buyurdu,
Kurtarma zamanı gelmişti yurdu.
İki koruma asiyi tuttu, yatırdı,
Cezası ne kırk katır, ne kırk satırdı,
Yaradana sığınıp devletin ayağı,
Akşetti asinin kirli, bayağı,
Kömür kadar sert çenesinde.
Acıklı hikâye bunun ertesinde;
Devletlinin ayağına bir sancı indi,
Makam aracına yardımla bindi.
Kendini başkente güçlükle attı,
Doktor raporuyla bir hafta yattı.
Bakıp ayağına dedi, “bu acıya değdi,
Sayende bir asi daha başını eğdi,
Tek sille-i devlet yerini bulsun,
Varsın incinen uzuv bizim olsun.”

Basri Şimşek
Kayıt Tarihi : 19.10.2020 22:16:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Basri Şimşek