Sıladan Mektup Şiiri - Kemal Bölükbaşı

Kemal Bölükbaşı
533

ŞİİR


31

TAKİPÇİ

Sıladan Mektup

Öyle doluyum ki nasıl yazayım,
Sakın ha! Sılaya göçeyim deme.
Kendi ellerimle kuyun kazayım,
Aman ha! Sılaya döneyim deme.

Diller uzadıkça fikir büküldü,
Öfke ihtirastan akıl döküldü,
Nasihat etmekten çenem söküldü,
Aman ha! Sılaya döneyim deme.

Gelinler konuştu analar sustu,
Her gün batımında nefretin kustu,
Artık hayallerim soğuk ve pustu,
Aman ha! Sılaya döneyim deme.

Sönecekti yangın körüklediler,
Zaten adam olmaz çürük dediler,
Dağ gibi yiğidin başın yediler,
Aman ha! Sılaya döneyim deme.

Soğudu buralar kar düştü dağa,
Medetler gönderdim ölüye sağa,
Çıktı su yüzüne benzedi yağa,
Aman ha! Sılaya döneyim deme.

Dertli çaldı sazın kırık telleri
Hüzünler doludur gurbet elleri,
Esse de başında kavak yelleri,
Aman ha! Sılaya döneyim deme.

Arayı bulanlar açtı arayı,
Fitleyip yıktılar yuva sarayı,
Tabip değilim ki saram yarayı,
Aman ha! Sılaya döneyim deme.

Düştü yüreklere kor oldu dertler,
Dağıldı her biri canımdan fertler,
Yumşamaz kalpleri taştan da sertler,
Aman ha! Sılaya döneyim deme.

Ahvalimiz işte bu dem de bizim,
Gözden ırayınca silindi izim,
Sen’de oralarda hoş kal azizim,
Aman ha! Sılaya döneyim deme.

16.02.2016/Kahramanmaraş.

Kemal Bölükbaşı
Kayıt Tarihi : 16.2.2016 23:17:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Kemal Bölükbaşı