Şiir; bireysel/ırasal ve toplumsal iç içeliğin ses, renk, koku, müzik,biçim, ilişki …vb. gibi kışkırtıcı öğelerle şair özne içinden geçerken kazandığı imgesel ve çağrışımsal yapı olarak dibe çökmesi.
Böylece de “iki tarafın” hem göreceli bağımsızlığından, hem de birbirine yaşamsal “muhtaçlığından “ söz ediyoruz.
Maddesel elle tutulurluğu dış kabuk olarak adlandırabilirsek, özsel / öznesel öğeleri de çekirdek olarak düşünebiliriz.
Şiirsel söylemin yapı taşından söz edenler bu mağmayı imliyorlardır.
İçerden çıkacak birazdan adam
Yılların tortusu çökmüş yüzüne
Alnını güneşe serecek adam
Uykusuz ranzalar suskun voltalar
Geride kalacak ve ah hüzünle
Bir gül gibi savrulup gülecek adam
Devamını Oku
Yılların tortusu çökmüş yüzüne
Alnını güneşe serecek adam
Uykusuz ranzalar suskun voltalar
Geride kalacak ve ah hüzünle
Bir gül gibi savrulup gülecek adam
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta