Siir Devremülklü Hanimagalarla Feristah ...

Seyfi Karaca
5099

ŞİİR


14

TAKİPÇİ

Edebiyat ;
Yani duygu düsünce akil fikir yol yöntem emek birikim deneyim kazanim gözlemleme irdeleme yorumlama odaklanma ölcme tartma arastrma mantik ilgi bigi ve paylasma gibi insani kendi kaynagindan katilimciligini saglayan anlayan dinleyen yazan okuyan duyuran bildiren gayret cabe ve becerileriyle hem doyurum hem sorgulayarak INSAN YAPAN degerler önceliginde midir…? Hic kuskusuz öyledir.
Hele hele iliskisi ve iletisimi artan teknik ve teknolojik kusatmalar altinda baska türlü secenegi ve dünasi olmayan kusatilmisligin her türlü önkosullarla mecbur ve mahkum ettigi HAZIR KALIP yasam kisir döngüsünde bir cok dil bildigi halde kendini kendine dahi anlatip duyurabilen sosyal yasantisi bitmis tükemis kitlik kiran sosyal yiginaklar toplumsuzlugunda dil ne kadar, kültür ne kadar, aidiyet duygusu ne kadar, sevgi ve saygiya ihtiyac zorunlulugu ne kadar, inanmak güvenmek derecesinde ortak yasam bir ve bütünselligi kadar, adalet egitim vicdan hosgörü saglik huzur özgürlük ve özgün iradelilik her kisiye kabul gördügü erisip ulasilabilirligi kadar….elbette ki bütün söylem eylem kurgu yazi veya bildirimleriyle Edebiyat da insani insan yapan nitelikte degerler önem ve önceligindedir.
Yazar Sair odakli basliga dönecek olursak buradan, yasamin her alaninda oldugu gibi her ortaya konan degerin gercekligiyle kendini tartip dengeleyen ÜRETKENLIGI yosa eger, sonsuz ve sinirsiz bir TÜKENMISLIGI sürekli güncelleyerek ODAK ve ÖRNEK kutsamalarina aynilasip benzesmeyi kendine yol yordam ve amac edinir. Bu sayede hem kendini hiclige adaklayan kullanissiz teslimiyeti tutsaklasirken,diger yandan odak veya örnek diye saplanip kaldigini tepeden tirnaga anlamsiz ve niteliksizlestirinceye kadar icerik bosaltip cürümeyi ve yozlasmayi kurumsallastirir.
Günümüzü bu baglamda etkin bir sekilde girdabina kilitleyip yöneten ve yönlendiren Türk Siiri HANIMAGALARI ve FERISTAH BABALARI, toplum hayatina basin, yayin, kitap, dergi, mecmua, gazete, derneklesme, okur-yazarlilikta artis oranliligi, ulasim- iletisim arac ve gereclerinde kolay erisebilirligi saglayanligin katki payi …gibi gibilerle sürekli kendini bir türlü bulamamanin arayislarini calkalandi ve kurcaladi. Her AKIM yenilesmesi ve denesmesinde daha YALIN, sade, dolaysiz, toplumsal gerceklige özgün ve kolayca ifade edilebilirligi önemseyen DiL ve ANLATIM SAMIMIYETI`ni esasa ve öze baglayacagi vaadiyle yola cikarken, zamanla kiramadigi ÖRNEGE veya ÖNDE GIDENE mayalanmaya alisilagelmis kabugu kiramadigi gündelikciligin kolaya kacan; soyut, sekilsel, haric, uzak, kopuk, ilgisiz, öznesiz, yüklemsiz ucu ortasi derme toplama tümlec sifat ve baglaclarla karmakarisiklasmis devraldigi eskiyi cogaltarak büyüten bitis ve tükenisleri ördü ve örgütleyegeldi.
Nazim Ran`dan önceki yazilarda buna iliskin haddinden fazla laf acip konuya iliskin kimdir nedirligini yazmistim. Nazim`in bir diger tarafina konuslandirilip varolan darma-dumana dengeleyici unsur elemanligi yapan Fazil Necip`se, aslinda ünlülerle ünlülere birebir benzesmeyi kendine amac edinen NAZIM-NECIP türevlisi kökten ADANMIS yeni yetmeler arasindaki HICLIGI KOLLAYIP YÖNETEN yayinevleri, medya, moda, müzik, banka, borsa, reklam,site,salon, afis, pano, sanat, siyaset, yahut sinemagiller, buradaki gel-gitlere kalicilik körükleyen aktarim ambarliginin ENDÜSTRiEL ESASLI ana kumanda merkezleriydiler..
Hal böyle olunca NECIP FAZIL… zaten kendi yazdgi kimi siirlerin sanki kendi kendini YENIDEN DOGUMA ATÖLYELEYEN dislayici ve yok sayicisi hal ve gidis bildirimiyle kesintisiz kisilik varliginin ardinda duramayacak yalpalanmalarin itibarina muhatap olup, siirleri de bu eksende cok da inceleyip irdelemeye deger nitelikte degildir. Hele hele siiri kiyassiz POLITIZE otlakciligin kullanim mecrasi ve ardiye depo carsisi haline geirisiyle ve hayatinin ileriki yillarinda hic bitmeyen sürekli fikir yol tarz bicim ve yön arayislarin hep yüzeyselde kalan YALPALANMA DEGISKENLIKLERINE nesnel yeryüzü yasamiyla hicbir gercekligi olmayan HAYAL ÜRÜNCÜLÜGÜ istiflenmesi yukarda adi gecen endüstrinin cark-i felegini ceviren hammaddesinden baska birsey degildi. Dogu-Bati, Sag-Sol, Maddeci-Manaci ve hatta Kentli-Tasrali gibi üretmeden tüketenlerin hic bitmeyen SOSYAL CATISMA güdümlülügünün üstüne yazilan en etkin `ÖZNE`lerinden biri Fazil Necip, bütün bu kurulmus-kurgulanmis hengamede tanistigi TARIKAT`in merkezcekim alanina girdikten sonra da, kendine özgün hicbir hassasiyete cevap veremeyen, böylece de kndinden sonraya hep kesintisiz kendini kopyalayip cogaltan nesillesmeyi kotarip kurup kodlayan,SIPARIS üzere siir ve yazi yayimciligindan öte varlik gösterememistir.

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta