Şiir dediğinin mesajı anlaşılacak,
Kime yarar anlaşılamayan şiir yazmak.
(İstanbul:02.11.2004)
Ekrem ŞamaKayıt Tarihi : 4.11.2004 06:54:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Halkın duygu ve düşünceleri acıları, sancıları, türkülerde, manilerde… Ve zamanın gücü yetmiyor onları hafızalardan silmeye… Anadolu’ da düğünler halkın kendi yarattıklarıyla şen; ağıtlar, halkın kendi söyledikleriyle etkili…
Ve halk, kendi adına konuşanları da kendi içinden çıkarıyor. Ozanlarımız ve şairlerimiz yüzyıllardanberi, Türk Milleti’nin duygu ve düşüncelerini halk adına söyleyip duruyorlar.
Yabancı diller ve edebiyatlar etkisinde bırakılan dilimizi, şiirlerinin mısralarında şairlerimiz ve ozanlarımız, yüzyıllar boyunca hiçbir etkiye kapılmadan işlemişlerdir.
Aşık Paşa XIII. Yüzyılda Aşık Paşa, halk şiiri tarzında eserler vermiş, Türkçe’ye sahip çıkılması görüşünü savunmuştu:.
“Türk diline kimseler bakmaz idi
Türklere hergiz gönül akmaz idi
Türk dahi bilmez idi bu dilleri
İnce yolu, ol ulu menzilleri…”
Türk’ün kendine özgü güzel dili, şiir kalıpları ile duygu ve düşüncesini, Türk’ün gönlüne göre işleyen şairlerimiz ve ozanlarımız yüzyıllar boyunca hayatlarını sürdürmüşlerdir.
Şairlerimiz ve ozanlarımız, tarih boyunca Türk toplum hayatı içinde önemli görevler yüklenmişler ve “Yüksek zümrenin”, içine kapanarak halkın anlamadığı, halkı söylemeyen “mazmunlar ve kalıplar” içinde sanat yaptıkları devrede de halkın derdini, davasını, acısını, sevincini mısralarında dile getirmişlerdir.. Halk, ümidini, ümitsizliğini, isyânını, isteğini, kavgasını onlar aracılığı ile, onların mısraları ile söyleyebilmiştir.
Bugüne bakalım.
Bugün, dünden farksız değildir. Aksine daha da “kötü” denebilir. Kendi yazdığını kendisinin bile anlayamadığını övünerek söyleyen “şair (!) ” lerle dopdolu çevremiz. Üstelik, bu “anlamsızlıkları” na kendilerince geçerli saydıkları bir takım gerekçeler de ileri sürmektedirler.
“Geleceğe kalma, güzeli yakalama” gibi bir kaygıları olmayanların çıkardığı büyük gürültüler, edebiyat dünyamızı, özellikle şiirimizi halktan koparmıştır. İnsanlarımızı şiirden soğutan bu kurak, verimsiz ve yavan anlayışa karşı, “Yeter! Dur! ” demenin zamanı gelmiş ve geçmektedir.
'Şairlerimiz ve ozanlarımız, yaşadıkları çevre ve zaman aynı olsa da çeşitli ayrılıklar gösterirler. Konuları işleyiş şekillerinde, dünya görüşünde birbirlerinden ayrılabilirler. Ancak, ortak yönlerinden en önemlisi konuşulan güzel dilimizi, halkın konuştuğu Türkçe'yi kullanmaları ve 'anlaşılır' olmalarıdır. '
Bu bakımdan Ekrem ŞAMA üstadın sadece iki mısradan meydana gelen bu seslenişi- bu haykırışı benim ve benim gibi düşünenler için çok önemlidir.
Haklısın üstad...Yerden göğe kadar haklısın... Teşekkürler sana...
elinde çanta tutuyor
çantada kalem ve silgi var
insanlar ona bakıyor..' saygılar ve tebrikler..
Saygilar.
Güzel.. Kutluyorum..
TÜM YORUMLAR (5)