İçinizde seslenen geçmişin ayak sesleri,
Özündeki iyi niyet esiri, ardına bakmadan geçen yılların ince gülümsemesi..
Hasret değil mi bir yudumluk tutunuş dünyaya,
o sonu gelmez istek ve arzular..
Sana öyle kelimeler kurmak isterdim ki,
Hiç bir duygum dışarıda kalmasın.
Şu an ise gördüğüm boşluk..
Hazan mevsiminin hüzün saatinde
Kendi kendine geçip gidiyor..
Sevdiğinin gözlerini, gönlünde görmek
Hasrete ferman yazmak değil özürsüz kılmak.
Sevgiyi anlamsızlara anlam katmak adına değil,
Gönlünde hissedip saklamak, paylaşmak.
Özgürlük, lafmış..
Gönül, ummanmış..
Sevmek, kişinin kendi içindeki pınarmış..
Özlem, mutsuzluğun uzantısıymış..
Bekleyiş, kelimesiz kalmakmış..
Acı, geceyle gündüzün arasındaki şafakmış..
Bir duygudur yalnızlık, yanıbaşında insanlar vardır
yüreğin ıpıssız ve karanlık, bir başınasındır
Kelimeler kararsız kalır çıkıp gitmek istersin, ruhun gider bedenin orada kalmıştır ifadesiz..
Bir duygudur yalnızlık, yapayalnızsındır hem de en sessizinden
Ruhun dans ediyordur içsel bir müziğin nağmelerinde
Mahzun yüzümü yıkamış zaman,
Sevginin kor olduğu bir anda..
Sorgulamalar terk edip gitmiş,
Hasret durakları yok olmuş..
Sarı hüzün,
Duvardaki çatlak,
Kalbimdeki yaraydı...
Hayat yanımdan akıp giden pınar,
Hayalimdeki özlemin adıydı...
Kimsesiz...
Gönlüm, yorgun senelerin izleriyle dolu
Özlemlerle, hasretlerle ben,
Yokluğunla sen.
Kendimleyken nedir bu kendimden kaçış?
Yorgunluk perçemi düşmüş gönlüme...
Hüzünden saltanat kurmuşum ben. Niye!
Hayat bir yalnızlık türküsüyse,
nağmeleri dinlemek yerine haykırmam niye!
Zaman masal anlatması güzel..
Dinlemesi zahmet, dinletmek gerek,
Hayatı anlamak bu sırrı çözmek
Masalın sonundaki gizi bulmak demek
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!