Ellerin bir tabancanın kabzası kadar soğuk,
Bakışların kurşunlar kadar sıcakken,
Sevmiştim seni.
Belki bende olmayan yanlarındı,
Beni sana yaklaştıran.
Kendimi sende bulduğumu sanmıştım.
Damarlarımda dolaştırmıştım kanını.
Gün oldu, bir rüyadır demiştim.
Gün oldu, sevgilimdin benim.
Ben seni bir temmuz sıcağında değil,
Sevginin bir çift çizmeye tutsak olduğu,
Karakışta, Şubat’ın on sekizinde sevmiştim.
Gözlerine bakmaktan korkardım bazen,
Kaçırırdım bakışımı, bakışlarından,
Tutamazdım kendimi yine de
Korku böyle başladı benliğimde.
Dağlara dalıp gitmem bundandır.
Bundandır, aşık olmam bulutlara,
İçli içli türküleri sevmem,
Ve yaşıma nefretim bundandır.
Çok geç sevmiştim seni,
Belki de ben erken gelmiştim dünyaya.
Ya da bastıramadığım duygulardı,
Aklımdan geçenler.
Adına ne dersen de!
Bana ne söylersen söyle!
Ölümüne sevdayla sevmiştim seni.
Bir içimdeki seni öldürememiştim.
Bir de mertliğini yüreğimin.
Kederli akşamlarımın, bir kadeh içkisiydi,
O yeşil gözlerin.
Yeşili senle sevmiştim.
Şubat’ı senle...
Şimdi yoksun yanımda.
Rüzgar yeşil yeşil esiyor.
Kar yeşil taneciklerini döküyor, doğama.
Ben her Şubat’ın on sekizinde.
Karlara çimen diye basıyor,
Leylekler getiriyorum dünyama.
Ve her Şubat’ın on sekizinde,
Bir bıçak saplanıyor yüreğime.
Yarısını alıp götürüyor uzaklara.
Ben ölüyorum yavaş yavaş,
Görüyorum ki; sen hala yaşıyorsun.
Bilki ben senin yaşamanı istemiştim.
Ben senin bir çift yeşil gözünü değil,
Hayata bakışını sevmiştim..
Kayıt Tarihi : 4.1.2005 16:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!