Kapatın gözlerinizi ve hayal edin,
Mutlu bayram sabahlarında,
Cıvıl cıvıl evlerimizi.
Ve her bayram sabahı hayal edin
Enver’i…
Anne ve babalarınızla beraber
Sana bizim destanımızı anlatacaklar çocuk,
Ezberle!
Bıyıkları aşağıya doğru sarkan adamların
Yiğitlik destanı…
Sana bizden bahis açacaklar belki de,
Mademki bu fırtına söndürmez yangınımı
Öyleyse ateşin hükmü işlesin
Gonca uzak, gül solmuş, toprak kuraksa
Bırakta dikenin hükmü işlesin
Mademki gece sardı dertli ruhumu
Yine seninle uyandım Güntülü,
Sıcak bir rüzgâr yüzümü dövüyordu,
Yine bıçak gibi böldün uykularımı,
Çok uzak yerlerde kanlı bir kundakta,
Bir bebek ağlıyordu…
Yar zamansız terk eyledi, gönül ah-u zarda kaldı.
Bir goncanın uğruna, bin bahar yandı.
Kalbimi söktü giderken vefasız lakin
Öyle bir baktı ki, gözleri ben kaldı…
Enes Şengönül’ün Sevdasına ithaf…
Sabah ezanları okunuyordu, biz ayrıldık.
Bir sabah namazından sonra gel.
Tam seccademi toplarken,
Yahut camiden çıkarken,
Yine uyandık kapkara bir sabaha.
Yemin olsun:
Boynuna kılıç indiğinde akan kana.
Derdimi dedim de şu karşı dağa;
Mecnun’un da ahını aldın dediler…
Kapanıp perde bitince oyun!
Herkes gitti güle oynaya evine
Yine ahlar içinde kaldık biz!
Dayanamayıp ayrılık hicrana,
Ahı da kendimizden nefret ettirdik biz!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!