Gittim
denizsiz bir sahilin
en kuytusuna terkettim kendimi
hani
'güzel kalan yaralar'varmış ya
işte
Sen
yüreğimde başlayan
gözlerimde kopan fırtına
Sen
deli deli köklerine aktığım sarı ağacım
gözleri kınalım
Kaç yüz gündü
kaç yüz gün sürdü
iki şehrin dilencisinin
dil'lenmesi ayazlara
sen
lacivert kanarya
Ve o geceden sonra hiç
o şekil büyümedi bu yürek
o şekil bakamadı bu gözler,
sorgusuz sarıp sarmaladığı tüm halklarına insanlığın
sessiz damgasını vuramadı
umut taşıyamadı sevdalılarına...
Adını bende arama yar
adın kara gölün kara suyunda bir ak kutunun içinde saklı
adın kara gölün karında
kimse anlamadan, kimse görmeden, ölmeden
senden benden bizden
bir nefes bıraktım...
Ah benim güneşlerimin kara yüzü
kahır yağmurlarım
ağlayın ağlayabildiğinizce daha
siyaha bulayın denizlerimi
korkarsam kaçarsam
bin elle daha seve seve yalan içeyim
Bir çığlık düğümlenir boğazıma
yüzüm küle döner
kendini hançerler yar
tüm tanık çiçekler
başını toprağa gömer
toprak yanar
Sen hangi sabahtasın bilemem şimdi
hangi günaydınlı türküdesin
ve gözlerin
o canım gözlerin
yine takılıp bir yerlere
hala aynı şeyimi arar
Dün gece hiç acımadım sana
bütün geçmişini vurdum
öyle dünsüz
ve öyle kimliksiz bıraktım seni
Dün gece hiç acımadım sana
bütün geleceğini vurdum
Sen ağlama
ağlamaki kesilmesin nefesim
bil
gözlerinin içine kurduğum memleket üstüne
yemin ederim
ederimki
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!