sokak ortasında yalnız dolaşmak vardır,
kaldırım taşlarını sayarak geçer zamanın.
bir sigara çıkarırsın gömleğinin cebinden,
ceplerini yoklar, ateş bulamazsın.
yoldan geçenlerin sigara kullanma olasılığını tartışırsın kendi kendine.
sebepsiz düşüncelere dalarsın.
Seni gördüğüm ilk anda anladım
anlaşılamazlığını
füturlu bakışlarını gözlerime diktiğinde
daha o dakikada yordun beni
ağır ağır yanımdan geçip gittiğinde
şimdi ne diye ardına bel bağlıyayım
ben seni uzaklarda sevdim.
yağmurlu havaların neminde sevdim seni.
birde hiç geçmediğin bu yolların tozunda.
ben seni,
görmediğin bu koca şehrin angaryasında,
İstanbul da sevdim.
Doğduğumda öğrettiler bana ağlamayı,
iç çeke çeke ağlamayı ilk o zaman öğrendim.
Yaşamak için ağladım,
nefes aldım...
çek bakışlarını üstümden
sana dönük kalmasın başım
ızdıraba vurma yüreğimi
bırak oracıkta gömülü kalsın
hatıralarım..
Artık mecalim kalmadı neyleyim
Siz bir sorun hele ben halimi söyleyim
Ben doğdum doğalı dostlar hep böyleyim
Adım Sevgi olsa da nam-ım hüzün
Bilmem bu kaçıncı serzeniş baht’a
bende öyle bir sen var ki
aç ve susuz seviyorum seni
hiç olmadığım kadar mutluyum seninle
ve zaman hiç olmadığı kadar aheste
her ezan sesi kulağımda baki
Allah’ ın adıyla başlayan
bilinmez gecenin arka sokakları.
gayri ihtiyari düşer seninde yolun bu sokaklara.
soğuk duvarlarına yansımış gölgene sığınarak yürürsün...
içinde korku,
ve kulağında ne olduğunu kestiremediğin
bir yığın anlamsız söz.
Şarkılar dinliyorum, aşka dair
her bir kelimeyi yaşıyorum içimde
içten içe dile geliyor duygularım
ne sevdalar yaşanmış,
ne sevdalara geç kalınmış…
senden ayrı kaldığım hergün
yalnızlığı öğretti bana
dayanmayı öğretti belki
belki de güçlü olmayı
ama en acısı
unutulmayı öğretti bana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!